• https://www.facebook.com/%C3%87erkes-Haklari-Inisiyatifi-1720870914808523/
  • https://twitter.com/CerkesHaklari
Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi2
Bugün Toplam222
Toplam Ziyaret987338
Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar32.451532.5815
Euro34.684134.8231
Semerkew

Merkezi Ankara'da bulunan Kafkasyalı Yazarlar Birliği bir barış çağrısında bulundu.

Başkan Adnan Özveri imzasıyla yayınlanan çağrı metninde terör ve devlet baskıları eleştiriliyor.

Kafkasyalı Yazarlar Birliği'nin yayınladığı metnin tamamı şöyle:

"Terör ve şiddet bugünlerde her zamankinden çok daha azgın bir şekilde can alıyor.

Öldürülen her çocuğun, her gencin, her askerin; koparılan her dalın acısını içimizde hissediyoruz. “Gök ekini biçer gibi” biçilen taze filizler, bıçkılanan körpe dallar yüreğimizi yakıyor. Anayız, babayız, kardeşiz; her şeyden önce de insanız. Öldürülen her kişiyi, yok edilen her canı kimliğine, görevine, aidiyetine bakmaksızın bir insan olarak görüyor ve yaşam hakkının kutsal olduğunu söylüyoruz. Artık terörü, şiddeti basmakalıp cümlelerle, alışılmış sözlerle lanetlemenin ötesinde bir şeyler yapmalıyız. Üzerimizdeki ölü toprağını atmalı,  sesimizi daha gür bir şekilde yükseltmeliyiz. Batman’da da, Diyarbakır’da da ölen biziz;  Ankara’da da, Cudi dağında da, Fırat’ın kenarında da.

Şu anda Türkiye’de çöp kutularına, sokak aralarına bırakılan bombaların, tuzakların adının terör olduğunu ve en haklı, en meşru taleplerin bile masum insanları öldürmeye mazeret teşkil edemeyeceğini söylüyoruz. Olası provokasyonlardan da endişe duyuyoruz.Dünyada en kutsal hakkın yaşama hakkı olduğunu bütün içtenliğimizle haykırıyoruz.

Bu bombalar sadece evlatlarımızı, sevdiklerimizi, körpe fidanlarımızı alıp götürmüyor; insanlığımızı, kardeşliğimizi, tuz-ekmek kadim dostluğumuzu da törpülüyor. Bu bombalar binlerce yıllık kültürümüzü, ortak yaşam geleneğimizi ve yarınımızı parçalayıp, hayat damarlarımızı kurutuyor. Şiddet şiddeti doğuruyor, kan kanı çoğaltıyor. Terör iki kürek kemiğimizin arasını acıtıyor.

Artık yeter! Acılarımızı kin ve düşmanlık mayasıyla yoğurmayalım. Sesimizin rengindeki çatlağı nefretin tutkalıyla yapıştırmayalım. Nefretin adaletinin kapkara, barışın adaletinin beyaz olduğunu unutmayalım.

Bırakalım insanlar düşüncelerini özgürce açıklasınlar, taleplerini, isteklerini serbestçe dile getirsinler. Ama silah kullanmasınlar. Açıklanamayacak, söylenemeyecek bir düşünce olmasın… Ama hiçbir talep de insan öldürmeye mazeret olarak gösterilmesin.

-Seçilerek gelen halkın meşru temsilcileri üzerinde kurulmaya çalışan baskı kaldırılsın. Geçmişte de yapıldığı bilinen her düzeyde görüşmenin sürdürülmesinin yanı sıra, hükümet bir an önce halkın meşru temsilcileri ile de görüşmeye başlasın.

- Asker ve silahlı tüm örgütlenmeler silahları sustursun. Çatışmasızlık ortamı sağlansın. Silahlı militanlar ülke sınırları dışına çıksın.

- Başta seçilmiş milletvekilleri olmak üzere, tüm politik tutuklular serbest bırakılsın.

- Kürt halkı başta olmak üzere, varlıkları reddedilen ve baskı gören tüm kimliklerin sorunları masaya yatırılıp tartışılsın.

Artık insanlarımızın akıtılacak bir damla kanı, verilecek tek bir canı yoktur.

Bu topraklar binlerce yıldır kadim kültürlerin yoğrulduğu, insanlık şiarının mayalandığı ve damıtıldığı topraklardır. Türkü, Kürdü, Çerkesi, Arapı, Lazı, Ermenisi ve diğer bütün halklarıyla bu topraklar bizim, akan kan da hepimizindir.

“Yaşamak, bir ağaç gibi tek ve hür,

Ve bir orman gibi kardeşçesine,

Bu hasret bizim.”

 

Kafkasyalı Yazarlar Birliği Adına

Başkan Adnan Özveri



2153 kez okundu

Yorumlar

YAZILAN YAZI     03/03/2013 13:52

O KADAR GÜZEL ANLATILMIŞ Kİ DAHA NE SÖYLENİR
Misafir - TARIK

TERÖR BİTSİN     03/03/2013 13:09

BARIŞ, İÇİN EL ELE TEŞEKKÜRLER
Misafir - GÜPSE

adigebze I-II
Nükte!

KISSADAN HİSSE

-Moğollar Buhara’yı kuşattıklarında, uzun süre şehri teslim alamadılar. Cengiz Han Buhara halkına bir haber gönderdi: Silahlarını bırakıp bize teslim olanlar güven içinde olacaklar, ama bize direnenlere asla eman vermeyeceğiz.

-Müslümanlar İki gurup oldu: Bir gurup; asla teslim olmayalım, ölürsek şehit, kalırsak Gazi olur, Şeref’imizle yaşarız dediler. Öbür gurup ise; kan dökülmesine sebep olmayalım, sulh iyidir, hem silah, hem de sayı olarak onlardan azız, gücümüz onlara yetmez, dediler ve teslim oldular.

-Cengiz Han, silah bırakanlara; teslim olmayanlara karşı bize yardımcı olun, galib geldiğimizde şehrin yönetimini size bırakalım dedi. Böylece İki müslüman gurup savaşmaya başladılar. Moğollar’ın da yardımı ile, teslim olanlar galib geldi. Savaştan sonra Cengiz Han teslim olanların silahlarının alınmasını ve kafalarının kesilmesini emretti. Sonra meşhur sözünü söyledi: “Eğer güvenilir olsalardı, bizim için kardeşleri ile savaşmazlardı. Kardeşlerine bunu yapanlar, yarın da bize yapar.”

 

Site İçi Arama

 

Google Site

 

Üyelik Girişi