• https://www.facebook.com/%C3%87erkes-Haklari-Inisiyatifi-1720870914808523/
  • https://twitter.com/CerkesHaklari
Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi1
Bugün Toplam139
Toplam Ziyaret986138
Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar32.486832.6170
Euro34.601234.7398
Semerkew

BDP İstanbul Milletvekili Sebahat Tuncel, Çerkes sürgünü ve soykırımına ilişkin araştırma önergesi hazırlayarak TBMM'nin konu ile ilgili bir komisyon kurmasını istedi. Sabahat Tuncel’in araştırma önergesi şöyle:

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞI’NA

21 Mayıs Çerkeslerin sadece yas ve anma günü değil aynı zamanda kolektif haklarını almada bir mücadele günüdür. Bu vesileyle, Çerkeslerin katledilmesinin yıl dönümü vesilesiyle, Çerkes halkına yönelik katliamın araştırılması, Çerkeslerin maruz kaldıkları inkar ve asimilasyoncu politikaların açığa çıkarılması ve sonuçlarının ortaya konması, Çerkeslerin hak taleplerinin karşılanması amacıyla Anayasanın 98’inci, İçtüzüğün104 ve 105’inci maddeleri gereğince Meclis Araştırması açılması için gereğini arzederiz.

Sabahat Tuncel

İstanbul Milletvekili


GEREKÇE
21 Mayıs 1864 günü tarihe, Çerkes soykırımının simgesi olarak kazınmıştır. Çerkesya'yı işgal eden Çarlık Rusyası 1 milyonu aşkın Çerkesi katletmiş, daha da fazlasını vatanından sürgün etmiştir. Sayısız insan sürgün yolunda can vermiştir. Sömürgeciliğe karşı bağımsızlık için direnen Çerkesler vahşi bir soykırıma uğramışlardır ve dünyanın dört bir yanına dağılmak zorunda bırakılmışlardır.
Bugün Çerkes halkımızın en büyük bölümü Türkiye'de yaşamaktadır. Anadolu'daki Çerkes nüfusunun 5 milyonu aştığı ifade edilmektedir. Ancak Türkiye'de Çerkeslerin kendi kültürlerini, kimliklerini yaşayabilmek adına kolektif hakları yoktur. Türkiye Cumhuriyeti’nin tekçi anlayışının sonucu kuruluşla beraber tıpkı diğer halklar gibi Çerkesler de inkar ve asimilasyon politikalarının kurbanı olmuştur. Çerkes Ethem'e hain damgası vurulunca, Çerkes kimliği her türlü baskının hedefi haline gelmiştir. “Tek dil, tek millet, tek vatan” tekrarında ifadesini bulan 90 yıllık ırkçı devlet politikasıyla Çerkes dili, kültürü, örgütlenmesi engellenmiştir. Bu tekçi, asimilasyoncu anlayış Çerkes halkını zorla Türkleştirmeyi hedeflemiştir. Ulusal baskı, inkar ve asimilasyon Çerkeslerin büyük soykırım acısını katmerleştirmiştir.
Toplumsal barışın inşası için önemli bir nokta da Türkiye’de yaşayan tüm farklı kimliklerin, kültürlerin, inançların tüm demokratik, kolektif haklarının sağlanması gerekmektedir… Çerkes örgütleri, Çerkes kimliğinin ifadesinin ve yaşatılmasının önündeki tüm engellerin ortadan kaldırılması, Anadilde eğitim hakkı sağlanması, üniversitelerde talep edilen tüm dillerde akademik programlar açılması, Çerkesçe TV ve radyo yayın hakkının önünün tamamen açılması, Çerkes köylerine eski isimlerin verilmesi, çocuklara Çerkes dilinde isimler konulabilmesi, Çerkesleri hain olarak lanse eden veya inkar eden tüm ırkçı ifadelerin ders kitaplarından ayıklanması, -Türk devletin,n Abhazya ve Güney Osetya devletlerini tanıması, her iki devlete karşı Gürcistan'la işbirliğine son vermesi, - Rusya’nın soykırımdan dolayı Çerkes halkımızdan resmen özür dilemesi, anayurda dönüş hakkı tanınması ve Kafkasya’ya yerleşmek isteyenler için ekonomik ve sosyal destek sağlanması gibi temel taleplerinin karşılanması için mücadele etmektedir.
Çerkeslere yönelik yapılan inkar ve asimilasyoncu tutuma karşı Çerkesler 21 Mayıs gününü hem yas, anma günü olarak; hem de haklarını almak için bir mücadele günü olarak görmektedirler. Toplumsal barışın inşasının konuşulduğu bu günlerde farklı halkların kolektif haklarının, taleplerinin dikkate alınarak anayasal ve yasal düzenlemelerin yapılması, topluma işlemiş olan resmi ideolojinin ürünü tekçi zihniyetin ortadan kaldırılması için uzun süreli bir çaba sergilenmesi gerekmektedir. Bu nedenle Çerkeslerin katledilmesinin yıl dönümü vesilesiyle, Çerkes halkına yönelik katliamın araştırılması, Çerkeslerin maruz kaldıkları inkar ve asimilasyoncu politikaların açığa çıkarılması ve sonuçlarının ortaya konması, Çerkeslerin hak taleplerinin karşılanması için çözüm önerilerin çıkarılması amacıyla bir araştırma komisyonunun kurulmasını önermekteyiz.

             (İMZALAR)

  1. Pervin Buldan / BDP Iğdır Milletvekili
  2. İdris Baluken / BDP Bingöl Milletvekili
  3. Sırrı Sakık / BDP Muş Milltvekili
  4. Murat Bozlak / BDP Adana Milletvekili
  5. Halil Aksoy / BDP Ağrı Milletvekili
  6. Ayla Akat Ata / BDP Batman Milletvekili
  7. Hasip Kaplan / BDP Şırnak Milletvekili
  8. Hüsamettin Zenderlioğlu / BDP Bitlis Milletvekili
  9. Emine Ayna / BDP Diyarbakır Milletvekili
  10.  Nursel Aydoğan / BDP Diyarbakır Milletvekili
  11. Altan Tan / BDP Diyarbakır Milletvekili
  12. Adl Zozan / BDP Hakkari Milletvekili
  13. Esat Canan / BDP Hakkari Milletvekili
  14. Sırrı Süreyya Önder / BDP İstanbul Milletvekili
  15. Mülkiye Birtane / Kars Milletvekili
  16. Erol Dora / BDP Mardin Milletvekili
  17. Ertuğrul Kürkçü / BDP Mersin Milletvekili
  18. Demir Çelik / BDP Muş Milletvekili
  19. İbrahim Binici / BDP Şanlıurfa Milletvekili
  20. Nazmi Gür / BDP Van Milletvekili
  21. Özdal Üçer / BDP Van Milletvekili







3806 kez okundu

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın
adigebze I-II
Nükte!

KISSADAN HİSSE

-Moğollar Buhara’yı kuşattıklarında, uzun süre şehri teslim alamadılar. Cengiz Han Buhara halkına bir haber gönderdi: Silahlarını bırakıp bize teslim olanlar güven içinde olacaklar, ama bize direnenlere asla eman vermeyeceğiz.

-Müslümanlar İki gurup oldu: Bir gurup; asla teslim olmayalım, ölürsek şehit, kalırsak Gazi olur, Şeref’imizle yaşarız dediler. Öbür gurup ise; kan dökülmesine sebep olmayalım, sulh iyidir, hem silah, hem de sayı olarak onlardan azız, gücümüz onlara yetmez, dediler ve teslim oldular.

-Cengiz Han, silah bırakanlara; teslim olmayanlara karşı bize yardımcı olun, galib geldiğimizde şehrin yönetimini size bırakalım dedi. Böylece İki müslüman gurup savaşmaya başladılar. Moğollar’ın da yardımı ile, teslim olanlar galib geldi. Savaştan sonra Cengiz Han teslim olanların silahlarının alınmasını ve kafalarının kesilmesini emretti. Sonra meşhur sözünü söyledi: “Eğer güvenilir olsalardı, bizim için kardeşleri ile savaşmazlardı. Kardeşlerine bunu yapanlar, yarın da bize yapar.”

 

Site İçi Arama

 

Google Site

 

Üyelik Girişi