• https://www.facebook.com/%C3%87erkes-Haklari-Inisiyatifi-1720870914808523/
  • https://twitter.com/CerkesHaklari
Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi2
Bugün Toplam112
Toplam Ziyaret987228
Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar32.477332.6074
Euro34.596434.7351
Semerkew

İstiklal Caddesi'nde toplanan yüzlerce Çerkes, 22. Kış Olimpiyatları'nın, Rusya'nın Soçi kentinde yapılacak olmasını protesto etti.

Soçi'nin, "Çerkes soykırımının" yaşandığı şehir olduğunu ifade eden gruptakiler, Rusya'nın İstanbul Başkonsolosluğu önüne dikenli tel sarılmış temsili olimpiyat meşalesi bıraktı.

Odakule önünde toplanan çok sayıda Çerkes, "Soçi'de olimpiyata hayır" ve "Soykırımı unutmadık, unutturmayacağız" pankartı açıp, "Soykırım yapanlar olimpiyat yapamaz" ve "Katil Rusya Kafkasya'dan defol" sloganlarıyla Rusya'nın İstanbul Başkonsolosluğuna yürüdü.

Konsolosluk önünde caddeyi polisin kapattığını gören grup sorumlusu, polis yetkilisiyle görüşerek kurallar dışına çıkmayacaklarını, kendilerine gösterilen yerde protestoyu gerçekleştireceklerini ve bir kaç kişinin, izin dahilinde konsolosluk önüne temsili meşale bırakacağını belirtti.

Eylemciler, polisin cadde üzerinde müsaade ettiği yerde mezar taşlarıyla çevrili temsili bir olimpiyat yolu oluşturdu. Çerkez eylemcilerin bayraklarla çevrelediği olimpiyat yolunda yürüyen ve elinde dikenli telle sarılmış olimpiyat meşalesi bulunan yöresel kıyafetli bir kişi, polisin arasından geçerek konsolosluk önüne meşaleyi bıraktı.

Grup adına basın açıklamasını okuyan Billur Aktürk, "Çerkes soykırımının 150. yılında gerçekleşecek olan 2014 Soçi Kış Olimpiyatları'na karşı yürütmüş olduğumuz uzun soluklu mücadele, olimpiyatların son gününe kadar sürecek ve hala sömürge siyasetiyle yönetilen, soykırım coğrafyası Soçi'nin büyük buluşma için doğru bir seçim olmadığını her yerde dile getireceğiz" dedi.

Soçi'de 150 yıl önce Çerkesler'in soykırıma uğradığını vurgulayan Aktürk, şöyle konuştu:

"Dünya 150 yıl önce olduğu gibi, bugün de uğradığımız haksızlığa kayıtsız kalmayı tercih etti. Beş gün sonra vatanımızda parlayacak olan olimpiyat meşalesini içine sindiremeyen biz Çerkesler, vatanımızda tüm itirazlarımıza rağmen yakılacak ateşin, Soçi gerçekliğini aydınlatmasını umut ediyoruz."

Basın açıklamasının tam metni şöyle:

SOÇİ GERÇEĞİNE HOŞGELDİNİZ !

 Çerkes Soykırım’ının 150. yılında gerçekleştirilecek 2014 Soçi Kış Olimpiyatları’na karşı yürüttüğümüz uzun soluklu mücadele olimpiyatların son gününe kadar sürecek. Başından beri amacımız, bugün hala sömürge siyasetiyle yönetilen soykırım coğrafyası Soçi’nin bu büyük buluşma için doğru bir seçim olmadığını anlatmaktı. 

 Dünya 150 yıl önce olduğu gibi bugün de uğradığımız haksızlığa kayıtsız kalmayı tercih etti. Beş gün sonra vatanımızda parlayacak olimpiyat ateşini içine sindiremeyen biz Çerkesler ise dostlarımızla birlikte yeniden dünyanın dört bir yanında Rusya konsoloslukları önündeyiz. Vatanımızda tüm itirazlarımıza rağmen yakılacak ateşin, hiç değilse Soçi gerçeğini aydınlatması umuduyla kamu vicdanına sesleniyoruz:

 Putin size Soçi’nin geleceğe açılan bir kapı olduğunu söylediğinde şu gerçeği hatırlayın:

 Soçi bir soykırımla halkından arındırılmış ve geçmişinin gölgesinden kurtulamayan bir şehirdir. Bir buçuk milyondan fazla insanın soykırımla katledildiği Çerkesya’nın başkenti olan şehirde Rus ordusu işini bitirdiğinde yalnızca 98 yerli hayatta kalabilmişti.

 Putin size Soçi’nin bir Rus Şehri olduğu söylendiğinde şu gerçeği hatırlayın:

 Soçi, üzerinde Adige, Abhaz ve Ubıh halklarının gelişip serpildiği tarihi bir Çerkes şehridir. Soykırımdan sağ kurtulanların nesli olan dünyaya dağılmış durumdaki 7 milyon Çerkes, Soçi’yi ana vatanı olarak kabul etmektedir. Ancak,  diaspora mensuplarının anavatanlarına dönüş hakkı olmadığı gibi, vize ayrımcılığına maruz kalmakta ve sıklıkla sınır kapısından çevrilmektedirler.

 Putin size Soçi’nin bir barış şehri olduğu söylendiğinde şu gerçeği hatırlayın:

 İstisnasız tüm Kafkas halkları Rus hegemonyasına karşı mücadele etmekte fakat sert askeri yöntemlerle sindirilmeye çalışılmaktadır. Son yirmi yılda Kafkasya’nın tamamına yayılan çatışmalarda Putin rejimi yüz binlerce Kafkasyalı’nın ölümüne sebep olmuştur.

 Putin size Soçi’nin bir demokrasi şehri olduğu söylendiğinde şu gerçeği hatırlayın:

 Kafkasya, yargısız infazlar, faili meçhuller, gazeteci cinayetleri, insan kaçırma, işkence yöntemlerinin uygulandığı bir bölgedir. Pek çok muhalif, olimpiyatın kendisi dahi bahane edilerek çeşitli yöntemlerle sindirilmiştir.

 Putin size Soçi’nin kültürlerin buluştuğu bir şehir olduğu söylediğinde şu gerçeği hatırlayın:

 Rusya çok kültürlü yapısını, 19. yy’da gerçekleştirdiği katliamlarla ele geçirdiği topraklarda yaşayan halklara borçludur. Bugün hala etnik Rus olmayan bu halklar, ayrımcılıkla karşı karşıya kalmaktadır.

 Putin size, Soçi’nin doğal güzelliklerinden bahsettiğinde şu gerçeği hatırlayın:

 Putin’in bu güzelliklere tek katkısı, kendisinden önce inşa edilmiş UNESCO’nun kültür mirası ilan ettiği milli parkı yok etmek ve pek çok ender bitki türünün varlığını tehlikeye atmak olmuştur. Üzerinde yarışmaların yapılacağı tesisleri inşa etmek için onlarca akarsu yatağı tahrip edilmiş, binlerce ağaç kesilmiş, geniş bir habitat yok edilmiştir.

 Putin size, tüm olumsuzluklara rağmen olimpiyatların barış ve kardeşlik için vesile olduğunu söylendiğinde şu gerçeği hatırlayın:

 Adolf Hitler 1936 Berlin Olimpiyatları sayesinde Dünya’ya kendisini kabul ettirerek Almanya’ya hakim olmuştu. Tarihe Nazi olimpiyatları olarak geçen Berlin olimpiyatlarında Hitler, ırkçı ve militarist karakterini dünyadan saklamayı başarmıştı.

… 

Putin’in yalanları saymakla bitmez.

Mücadelemiz, gerçeklerin yalanları ve yalancıları yok edeceği güne kadar sürecektir.

 Rus işgaline Hayır!

Soykırım toprakları üzerinde olimpiyatlara hayır!

Yaşasın Çerkes halkının var olma mücadelesi!

Yaşasın Adalet!

Yaşasın Gerçek!”

 

‘Katil Rusya Kafkasya’dan defol’, ‘Soykırım yapanlar olimpiyat yapamaz’, 'Alanlarda birleş soykırımla yüzleş' sloganları atan grup olaysız bir şekilde dağıldı.



1948 kez okundu

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın
adigebze I-II
Nükte!

KISSADAN HİSSE

-Moğollar Buhara’yı kuşattıklarında, uzun süre şehri teslim alamadılar. Cengiz Han Buhara halkına bir haber gönderdi: Silahlarını bırakıp bize teslim olanlar güven içinde olacaklar, ama bize direnenlere asla eman vermeyeceğiz.

-Müslümanlar İki gurup oldu: Bir gurup; asla teslim olmayalım, ölürsek şehit, kalırsak Gazi olur, Şeref’imizle yaşarız dediler. Öbür gurup ise; kan dökülmesine sebep olmayalım, sulh iyidir, hem silah, hem de sayı olarak onlardan azız, gücümüz onlara yetmez, dediler ve teslim oldular.

-Cengiz Han, silah bırakanlara; teslim olmayanlara karşı bize yardımcı olun, galib geldiğimizde şehrin yönetimini size bırakalım dedi. Böylece İki müslüman gurup savaşmaya başladılar. Moğollar’ın da yardımı ile, teslim olanlar galib geldi. Savaştan sonra Cengiz Han teslim olanların silahlarının alınmasını ve kafalarının kesilmesini emretti. Sonra meşhur sözünü söyledi: “Eğer güvenilir olsalardı, bizim için kardeşleri ile savaşmazlardı. Kardeşlerine bunu yapanlar, yarın da bize yapar.”

 

Site İçi Arama

 

Google Site

 

Üyelik Girişi