Çerkes Soykırımını kamuoyuna duyurmak ve protesto etmek amacıyla düzenlenen “Her ayın 21’i, saat 21’de, Rusya Konsolosluğu Önünde” sloganıyla yapılan gösterilerin 32’ncisi 21 Mart Salı akşamı gerçekleştirildi.

Saat 20.00’de Galatasaray Lisesi önünde toplanmaya başlayan göstericiler pankartlarını açarak burada show yaptı. Daha sonra Odakule önüne giden göstericiler burada kortej oluşturdu; ardından açılan bayrak ve pankartlarla Rus Konsolosluğu’na doğru yürüyüşe geçti. “Soykırımın Hesabı Sorulacak”, “Çerkesya Rus toprağı olmayacak”, “Katil Rusya Kafkasya’dan Defol”, “Yaşasın Çerkeslerin Direnişi”, “Yaşasın Halkların Kardeşliği”, "Worepsov Tibze, Worepsov Tixabze" şeklinde sloganlar atan göstericiler Çerkes soykırımı protesto etti.
Hazırlanan basın bildirisini ÇHİ Yürütme Kurulu Üyesi Erol Karayel okudu.

Rusya Federasyonu Konsolosluğu önünde okunan basın açıklamasının tam metni şöyle:

“Saygıdeğer Kamuoyu,

Değerli basın mensupları.

Bugün 32. kezdir Rusya Konsolosluğu önündeyiz.

32. kezdir Çerkeslere yapılan soykırımı ve haksızlıkları protesto etmek için bu kapının önüne geliyoruz.

Önümüzdeki ay soykırım 151. yılına girerken bir kez daha buraya gelecek, sonrasında soykırımcılarla mücadelemizi yeni ve daha güçlü platformlara taşıyacağız. Kuruluş çalışmalarını sürdürdüğümüz “Çerkes Soykırımını Araştırma Enstitüsü ve Müzesi” ile uğradığımız zulmü daha etkili bir şekilde, hem bilimsel, hem siyasi platformlara taşıyacak, zamanı hızlandırarak soykırımcılardan hesap sorulacak günü biraz daha yakınlaştıracağız.

Saygıdeğer Kamuoyu,

Değerli basın mensupları.

Bilindiği gibi Çerkesler, uğradığı ağır soykırım saldırılarından sonra 21 Mayıs 1864 tarihinde yenilmiş ve ardından da anavatanları Kafkasya’dan sökülerek dünyanın dört bir tarafına dağıtılmışlardır.
  Bugün Çerkes Halkını dünyanın en mazlum halklarından biri yapan da işte uğradığı bu soykırımdır. Bu soykırımın sorumlusu ise Çarlık Rusyası ve onun bugünkü mirasçısı konumunda olan Rusya Federasyonudur.

Peki bu tarihten sonra Rus devleti zulmünü bitirmiş midir?

Hayır, maalesef ki bitirmemiştir!

Değişik şekiller alsa da o tarihten bu yana kesintisiz bir şekilde devam ettirmektedir.

Nitekim Çeçenistan’da dün şehit ettikleri insanların naaşları daha soğumamıştır.

Kırım’ın, Ukrayna’nın başına gelenler eski değil, bugünün olaylarıdır.

Anavatanda veya diasporada her gün bir vatansever kimliği belirsiz kişilerin saldırısına uğruyor veya öldürülüyor.

Anavatanımızdaki ulusal kurumlar ve ulusal programlar her gün biraz daha budanıyor ve etkisizleştiriliyor. 

Anadilimizde yapılan yayınların sayısı her geçen gün azalıp, kalitesi düşerken; eğitim kurumlarından biraz daha dışlanıyor.

Kısaca, halkımızı yok etme girişimleri açık ve kapalı metodlarla hız kesmeksizin devam ediyor.

Bütün bu olumsuzlukların son dönem sorumlusu, Rusya Federasyonu yönetimini elinde tutan ve onu adeta bir cinayet ve kültürel soykırım makinesine dönüştüren baş terörist Putin ve çetesidir.

Çerkesler olarak, Rusya Federasyonu vatandaşı tüm sağduyulu insanları tarihten ders almaya, devletlerini bir zulüm ve yok etme makinasına dönüştüren yöneticilerini her türlü metodu kullanarak sorumla mevkilerden alaşağı etmeye davet ediyoruz.

Çünkü "Zulüm ile abad olanın sonu berbad olur"  sözü uyarınca, eğer bir yerde zulüm varsa, şüphe yok ki ona göz yumanlar da berbad olur.

Biz Çerkesler olarak bir tek şeyin peşindeyiz: Adalet, adalet, adalet…

Ve adaleti tesis edinceye kadar mücadelemizi sürdüreceğimizi buradan açıkça deklare ediyoruz.

Çünkü bu mücadele şahısların değil, mazlum ve mağdur insanların mücadelesidir!

Bu mücadele hak ve özgürlük arayan ezilen bir halkın mücadelesidir!

Ve bu mücadele Çerkes halkı haklarına kavuşuncaya kadar devam edecek şanlı bir mücadeledir.

YAŞASIN DİLİMİZ!

YAŞASIN KÜLTÜRÜMÜZ!

YAŞASIN ÇERKES KALMA MÜCADELEMİZ!

                                                 ÇERKES HAKLARI İNSİYATİFİ

Yorumlar