• https://www.facebook.com/%C3%87erkes-Haklari-Inisiyatifi-1720870914808523/
  • https://twitter.com/CerkesHaklari
Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi1
Bugün Toplam64
Toplam Ziyaret978890
Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar32.237032.3662
Euro34.794534.9339
Semerkew

Rusya Devlet Başkanı Viladimir Putin’in 1915 yılı olaylarına ilişkin yaptığı açıklamaya Çerkes Dernekleri Federasyonu’ndan tepki geldi.

Federasyon tarafından yapılan açıklamada, "Rusya Çarlığı’nın 18. ve 19. yüzyılda Çerkesler başta olmak üzere Kafkasya’da yaşayan haklar üzerinde gerçekleştirmiş olduğu yıkım ve kıyımın günümüzdeki mirasçısı Rusya Federasyonu’dur" denildi.

Konuya ilişkin bir basın toplantısı düzenleyen Çerkes Dernekleri Federasyonu Başkanı Nusret Baş, Rusya’nın geçmişte katliamlar gerçekleştirdiğini ileri sürerek, "Rusya Çarlığı’nın 18. ve 19. yüzyılda Çerkesler başta olmak üzere Kafkasya’da yaşayan halklar üzerinde gerçekleştirmiş olduğu yıkım ve kıyımın günümüzdeki mirasçısı Rusya Federasyonu’dur! Rusya Federasyonu, varisçisi olduğu Rusya Çarlığı’nın sabıkalı ve insan hakları ihlalleriyle dolu geçmişi ile hesaplaşma yoluna gitmeden “Ermeni Olayı” başta olmak üzere birçok konuda süslü söylemler içinde olması manidardır" dedi.

"POLİTİK ÇIKARLAR ACIYI YAŞAYAN İNSANLARIN YARASINI KANATMAKTADIR"
14 Nisan 1995 tarihinde Rusya Federasyonu Federal Konseyi Devlet Duması’nın aldığı “24 Nisan Soykırım Kurbanlarını Anma Günü” kararına atıfta bulunan Nusret Baş, "Hatırlayacağınız üzere, 14 Nisan 1995’de Rusya Federasyonu Federal Konseyi aldığı kararla 1915 Olayları olarak adlandırılan süreci, “24 Nisan Soykırım Kurbanlarını Anma Günü” olarak ilan etmişti. Yine yakın zamanda Rusya lideri Putin, katıldığı bir programda Ermeni Olayları için ’’soykırım’’ ifadesini kullanmış ve daha sonrasında Erivan’daki anma programlarına katılmıştı. 1915 Olayları olarak adlandırılan süreçte; Ruslarca silahlandırılmış Ermeni çetelerinin kıyımları nedeniyle Osmanlının Müslüman tebaasından ve aynı zamanda planlaması iyi yapılmamış olan tehcir esnasında Ermeni halkı içinden çok sayıda insan hayatını kaybetmiştir. Bahsedilen dönemde her iki tarafın yaşamış olduğu acılar, politik çıkarlar uğruna bazı devletlerin ve liderlerin yapıcı olmayan söylemleri yüzünden o acıyı yaşayan halkların devamındaki insanların yarasını daha da kanatmaktadır. Tarihin en büyük katliamını ve sürgününü yaşamış olan biz Çerkesler, Ermeni Olayı başta olmak üzere tüm benzer acıların, vicdan merkezli, bütün tarafların barış söylemi ile değerlendirilmesi, geleceğin daha sağlam temeller üzerine inşa edilmesi taraftarıyız" ifadelerini kullandı.

"KAFKAS HALKLARINA GERÇEKLEŞTİRİLEN KIYIMIN GÜNÜMÜZDEKİ TEMSİLCİSİ RUSYA FEDERASYONUDUR"
1763-1864 yıllarında Rus Çarlığı tarafından Çerkes halklarının katledilğini söyleyen Nusret Baş sözlerini şöyle sürdürdü:

"Çerkes yerleşim bölgelerine bizzat katliamları gerçekleştiren komutanların isimlerinin verilmesi gibi uygulamalar, Rus Çarlığı’nın anavatanımızda izlemiş olduğu politikaların en bariz örnekleridir. Vicdanları sızlatan bu politikalar o dönemde yaşamış Rus kökenli komutanlar, gezginler, gazeteciler ve yöneticiler tarafından açık açık dile getirilmiştir. Rusya Çarlığı’nın günümüzdeki mirasçısı olan Rusya Federasyonu, söz konusu olayları araştırmak isteyen araştırmacılara kendi arşivlerini tarafsız bir şekilde açtığında Kafkasya’da yaşanan insanlık dramı daha net anlaşılacaktır".
Rus Çarlığı tarafından gerçekleştirilen "Çerkes Soykırımı ve Sürgünü’nün" 151’inci yıl dönümü olduğunu değinen Baş, "Bu yıl Çerkes Soykırımı ve Sürgünü’nün 151. Yılı Sürgün ve soykırımı unutmadık, asla unutturmayacağız. 21 Mayıs’ta yine binler olup Rusya konsolosluğunun önüne akacağız. Tüm Dünya’ya gerçekleri haykıracağız! Dileriz ki Rusya Federasyonu, başka halkların geçmişini malzeme olarak kullanmayı bırakır ve kendi tarihiyle yüzleşme erdemliliğini gösterir" ifadelerini kullandı.



1133 kez okundu

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın
adigebze I-II
Nükte!

KISSADAN HİSSE

-Moğollar Buhara’yı kuşattıklarında, uzun süre şehri teslim alamadılar. Cengiz Han Buhara halkına bir haber gönderdi: Silahlarını bırakıp bize teslim olanlar güven içinde olacaklar, ama bize direnenlere asla eman vermeyeceğiz.

-Müslümanlar İki gurup oldu: Bir gurup; asla teslim olmayalım, ölürsek şehit, kalırsak Gazi olur, Şeref’imizle yaşarız dediler. Öbür gurup ise; kan dökülmesine sebep olmayalım, sulh iyidir, hem silah, hem de sayı olarak onlardan azız, gücümüz onlara yetmez, dediler ve teslim oldular.

-Cengiz Han, silah bırakanlara; teslim olmayanlara karşı bize yardımcı olun, galib geldiğimizde şehrin yönetimini size bırakalım dedi. Böylece İki müslüman gurup savaşmaya başladılar. Moğollar’ın da yardımı ile, teslim olanlar galib geldi. Savaştan sonra Cengiz Han teslim olanların silahlarının alınmasını ve kafalarının kesilmesini emretti. Sonra meşhur sözünü söyledi: “Eğer güvenilir olsalardı, bizim için kardeşleri ile savaşmazlardı. Kardeşlerine bunu yapanlar, yarın da bize yapar.”

 

Site İçi Arama

 

Google Site

 

Üyelik Girişi