![]()
Erhan Hapae
erhanhapae@gmail.com
21 Mayıs
05/05/2012
Bizim Çerkes Milletinin en acı günü. Son on yıldır gündeme getirilmeye çalışılıyor. Önceleri denize çelenkler bırakılarak yapılan mütevazi anmalar şekil değiştiriyor yavaş yavaş. Bunun bir anmadan çok protesto olması gerektiğini söyleyenler var. Dolayısı ile Anma-Protesto Etme çelişkisi üzerine tartışıyor ve yarışıyor çeşitli Çerkes grupları. Soykırım kavramı bu gün daha bir yerli yerine oturuyor Çerkeslerin zihninde. Bu meseleye bu şekilde yaklaştığın zaman 21 Mayıs bir protesto günüdür ve muhatabı Rusya’dır. Kafkasya Forumu bu konuda çok net. Bu bir soykırımdır / Rusya Kafkasya’dan defol diyor, SOCHI muhalefetinin başını çekiyor. Bu söylem diğer guruplar için epeyce sorunlu. Diğer en uçtaki isim Dr. Batıray Özbek (Dönüşçüler için ne kadar bağlayıcıdır bilemem ama) soykırım sözcüğünü ağzına almadığı gibi neredeyse tek suçlu olarak Osmanlıyı işaret ediyor. Kaf-Fed’in yeni yönetimi yeni görüşler geliştirebilir belki ama eski çizgi Batıray Özbek kadar değilse de daha anlaşılabilir nedenlerle Rusya’ya muhalefet etmekten yana değil. Bugünün tayin edici tartışması bu. Çerkesya Yurtseverleri ikisinin arasında bir yerde duruyor, bazen sert bir Rusya muhalefeti yapıyor görünüyor ama eninde sonunda bir dönüş hareketi halinde. Rusya’ya karşı duruşları çok berrak değil, muğlak şeyler söylüyorlar. Zamanla berraklaşabilir, göreceğiz. Kaf-fed kadar uzlaşıcı değiller ama Forumun net tavrı yok onlarda. ÇHİ’nin bu konuda her hangi bir fikri var mı bilmiyorum. Kendine seçmiş olduğu kulvar Türkiye. Türkiye demokratikleşirken Çerkesler unutulmasın istiyor. Bu konuda Kaf-Fed’i fena halde zorluyor. Sonuç olarak Kaf-Fed, Rusya politikalarında Forum tarafından, Türkiye politikalarında ise ÇHİ tarafından sıkıştırılıyor. Yurtseverler de Kaf-Fed’e muhalefet ediyorlar ama nedenleri farklı. Kaf-Fed, Çer-Fed olsun istiyorlar kısaca. Ben Batıray Özbek gibi düşünmüyorum. Hatta bu Büyük Felaket’ in oluşmasında İngilizlerin, Osmanlının, Çerkes Feodalleri ve Çerkes Din adamlarının rolü büyüktü denilerek, Rusların suçunu önemsizleştiren (Sovyet işi) görüşlere de katılmıyorum. Bu işi iyice sulandırıp “işin içinde İran da vardı” diyenlere hiç katılmıyorum. İran meselesi komik de, diğerlerinin rolleri varsa da çoook çok talidir. Bu işin aslı esası Rusya’dır. Hatta tek suçlu Rusya’dır. Bu arada şunu da söylemeden geçemeyeceğim. Feodalizmin o dönem daha güçlü yaşandığı Bjeduğ ve Kaberdeyler’de sürgün oranı neden görece olarak çok daha az? Diğer taraftan sürgüne neden olacak kadar güçlü din adamları vardı da madem, şu diasporada neden mühim bir Çerkes Şeyhi yok? Geçelim. Tek suçlu Rusya ise 21 Mayısın temel protesto hedefi de Rusya olur, başka neresi olacak? ‘Bize bir de Rusya baharı lazım’ derken, Rusların Kafkasya’dan defolup gitmeyeceklerinin epeyce farkındayım ben. Rusya parçalansın diye bir merakım da yok. Ama demokratikleşsin. Bu Çerkeslerin işine yaramaz sadece, orada yaşayan ve belki binlerce yıl yaşayacak olan Ruslar’ın da çıkarına. Rusya baharı olacaksa, öyle olur. Bu bağlamda Rusya ile bir şekilde ilişkimiz olacak, bazen tansiyonu yüksek olacak bu ilişkinin- bazen daha hafif. Geçmiş 12 yıllık Putin yönetimi bu konuda sağır bir duvardı halkımıza karşı ve görünen o ki önümüzdeki 10 yıl da farklı olmayacak. Rus aydınlarına bir şekilde ulaşmamız gerekiyor ve onların kanalıyla Rus kamuoyuna. Bu meseleye Putin’den farklı yaklaşma ihtimalleri sadece onların var. Çünkü diğer siyasi partilerden de demokrasi talep edeni yok. Yönetimden hiç ümit yok, bunlar demokratik yollardan sürekli olarak protesto edilmeli. Türkiye Çerkesleri, daha iyi gelişmeler olabilir diye, uzunca bir süre hassas davrandı Rusya’ya karşı. Kaf-Fed ve çeşitli örgütlerin bu pasif tavrı bu nedenle oluşmuş idi biraz. Yoksa herkes gibi onlar da biliyor dördü/dokuzu. Vakit doldu. Hiçbir iyi emare yok ortalıkta, öyleyse neden bu hassasiyet. Ben Beşiktaş’a da giderim ama 21 Mayıs’ın esas yeri Taksim’dir. CARI.
NOT: Birkaç yazıma yorum yazan Sayın Aydın Ğis sadık bir okuyucum anlaşıldığı kadarıyla. Bu iyi. Ama kendisinin neyi aradığını çok anlıyor değilim. Okuyucuları, Sayın Ğis’in anlatmak istediği şeylerden mahrum bırakmak istemem. Bu anlamda ne demek istiyorsa daha geniş bir şekilde anlatabileceği bir veya birkaç makale için köşemi kendisine açmaya hazırım. Editörün buna bir itirazı olacağını pek sanmıyorum. Lütfen ne demek istiyorsa anlatsın. Köşe hizmetindedir. E.H.
|
Yorumlar |
Tarih önünde 11/05/2012 01:58 Edip, edebiyat, matbaa, tab kökü Babilce'ye geçmiş Sümerce bir kelime olup, nakşetmek demektir. Tabiat aynı kökten, bir şeyin son durumu demek. Upload edilmiş bir makaleye atıf yapıldıktan sonra, NOT şeklinde ek yapmanız, bence bir binaya kaçak kat çıkmak gibidir. Şöyle olabilirdi, NOT'unuza tarih atabilirdiniz. Doğrusu ise, yapılan yorumun altına yorum yazabilirdiniz. Bu açıklamayı yapmasaydım, sizin nazik teklifinize öfke ile soru yönelten bir kişi pozisyonunda olacaktım. İki tane ilke için köşenizi zapt etmeye lüzum var mı 1-)savunma hakkı 2-)tarihi belgelendirme.. Aydın Ğis Batıray Özbek 10/05/2012 22:00 Batıray Özbek bir konuşmasında aynen şöyle diyor:"Çerkesler İstanbul'a gelince İstanbul halkı Çerkesleri taşlamışlar.Sebebi ise Çerkes kızlarının başları açıkmış,başörtüleri yokmuş,modernlermiş..."Doğru mu söylüyor acaba? aydın candemir kategorizasyon kusuru 06/05/2012 21:50 Sn.Cevdet Hapi'den sonra, Sn. Hapae'de toplumlara tarih yazmaya, fiskosu belge diye sunmaya başlamış. Feodalizmin o dönemde Bjeduğlar arasında daha güçlü olduğu kanıtınız nedir? Nereden çıkartıyorsunuz Bjeduğlar'in görece olarak çok daha az göçertildiklerini. Entellektüel, tel üzerinde yüreyebilen insansa, bence siz düz yolda giderken bile çarpacak şeyler arıyorsunuz. Aydın Ğis |
Yazarın diğer yazıları |
Veda Gibi… - 27/11/2012 |
Çerkes dünyası ile ilgili, bütün kurum ve örgütlere eşit mesafede, bilgi ve düşünce üretmeye yönelik bir uğraşın içine girmeye çalışacağız. Bugüne kadar üretilmiş bilgi ve birikimimize saygı duyarak tabiî. |
Dünya Çerkes Birliği Kongresi - 31/10/2012 |
Türkiye Çerkeslerini temsilen oraya katılan delegelerimiz 12 yıldır ne hissediyorlar bu konuda. Her iki senede bir Nalçik’e gidip Putin’in tayin ettiği adaya oy verip geri dönen arkadaşlarımız, içlerine sindirebiliyorlar mı bu durumu. |
TARAF’ta İSYAN - 17/10/2012 |
Mesele AK Parti’den umut kesenlerle, hala umut besleyenler arasında. Tabi bu umut besleme; Kürt meselesinin çözümü ile ilgili. Bir barış umudu hala var mı, yoksa Sayın Erdoğan’ın tek adam hali nedeniyle mesele, bilinmez bir ‘ati’ye mi bırakıldı? |
Türkler Ayrılmalı / Ruslar da... - 05/09/2012 |
Türkler artık unutsun Muhteşem Süleyman’ı, Orta-Asyalı göçebeler Galata’ya tutunmuş, altına metro inşa ediyorlarsa daha ne olsun? Az şey mi? |
Şire / Lheğunuğe - 24/07/2012 |
Örgüte girip hücre dersleri aldığımız dönemde bile ‘Bebek Halk Komiserliğini’ talep ettiğimi düşününce, ezik halkların bahtsız hikayelerini dinlemeye ne kadar uzak durma niyetim olduğu açık. Reddedilmişti tabii... |
Masumiyet - 20/06/2012 |
Çerkeslerin meselesi uluslararası desteğe muhtaç, bu bir ön kabul (en azından benim için). Uluslararası ilgi, sadece masumlara yönelik diye düşünüyorum ben. Mazlum olmak yetmiyor. |
Çerkesya’nın Düzeni (2) - 14/06/2012 |
Putin’in istediği şey belli. Kaberdey-Balkar’ı Çeçenya’ya çevirmek. Onun için rahat olur ama Çerkesler için ne olur? Ben size söyleyeyim; felaket olur. |
Tehdit ! - 04/06/2012 |
Türkiye’nin ne yapacağını merak ediyoruz şimdi. Şöyle bir şey diyebilecek mi acaba; “Benim topraklarımda benim vatandaşlarımı tehdit mi ediyorsun sen? Kendine gel, burası Çeçenistan değil.” Yoksa, “Bana ne, yesinler birbirlerini mi” diyecek. |
21 Mayıs / Uludere - 26/05/2012 |
Beşiktaş’ta eski dostlarla buluştuk, Taksim’e çıkmayan. Çoluk çocuk-yaşlı genç her nesilden insanın bulunduğu bir kalabalıktı. Ayrıca Kaf-fed kusura bakmasın ama bir eylemden çok bir müsamereyi andırıyordu bu anma. Artık gerek yok. |
![]() |