• https://www.facebook.com/%C3%87erkes-Haklari-Inisiyatifi-1720870914808523/
  • https://twitter.com/CerkesHaklari
Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi2
Bugün Toplam232
Toplam Ziyaret1137592
Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar39.611439.7701
Euro45.962446.1466
Semerkew
Ali İhsan Aksamaz
aksamaz@gmail.com
LÂZCA-TÜRKÇE SÖZLÜ TARİH -2
24/06/2025

           

  “Kendimden bahsetmeye devam edeyim!”

 

Daha önce de söylediğim gibi, ben çok küçük yaşta öksüz ve yetim kaldım! Eğer annem ve babam olsaydı, yazmayı da öğrenirdim, okumayı da öğrenirdim; iyi elbiseler giydirirlerdi, iyi yemekler yedirirlerdi, bana iyi davranırlardı. Beni camiye okumaya da gönderirlerdi. Eğer camiye gitmeseydim, zorla gönderirlerdi. Beni adam etmeye çalışırlardı. Sonunda da ben daha düzgün bir adam olurdum.

Başkalarının elinde büyüdüm. Başkalarının evinde yaşadım. Başkalarının ekmeğini yedim. Beni yedirsinler, giydirsinler diye hep başkalarının eline bakıyordum…

Biraz büyüdükten ve yavaş yavaş aklım başına gelmeye başladıktan sonra yanlarında büyüdüğüm ağalar şöyle dedi:

--Seni bir zanaata verelim. İstersen seni bir ayakkabı ustasının yanına, istersen bir potin ustasının yanına çırak verelim de bir zanaat öğren!

Madem annem ve babam yoktu o hâlde başıma buyruktum! O zaman böyle düşünüyordum.  Beni büyüten ağalara o günkü aklımla şöyle dedim:  

--Ben o işleri yapamam. Bana iyi bir tüfek satın alın!

Ayakkabı ustasına iyi bir de fişeklik yaptırdım! “Tüfeği omuzuma atıp, fişekliği belime bağlayıp o düğün senin, bu davet benim dolaşayım, imecelere gidip kızlarla gezip tozayım!” O zamanki aklımla böyle düşünüyordum. Daha sonra aklım başıma gelecekti ama ben bütün bunları o yaşlarımda bilemiyordum. Evlerinde büyüdüğüm ağalar şöyle dedi:

--Sen bir tüfek ile bir de fişeklik mi istiyorsun? Tabii satın alalım. Bakalım sonunda ne kazanacaksın?!

Dediğim gibi de yaptım. İstediğim gibi gezip tozdum… Bugün artık 55 yaşımdayım. Görüyorum ki yeterince iyi bir adam olamamışım… Artık Mart ayı gelince, gençken tüfeğimi attığım bu omuzuma şimdi baltamı atıyorum! Tarlamdaki ayrık otlarını yoluyorum, yakıp temizliyorum. Ekim zamanı Nisan ayı gelince de, yine kazmamı omuzuma atıp tarlayı kazıyorum. Daha sonra çapalama zamanı geliyor. Sonra bir kat daha çapalıyorum. Mısır ekip biçiyorum işte.

Çapalama işi bitince eğrelti otlarını biçmeye başlıyorum. Eğrelti otlarını ahırdaki ineklerin altına seriyorum ki gübre yapsınlar da sonra bahçeye yayayım! Eğrelti otu işi bitince yine ot biçmeye başlıyorum. İneklerin yiyeceği otları biçiyorum. Ot biçme işi bitince tarladan mısırları toplamaya başlıyoruz. Mısırları kırıyoruz. Kırdıktan sonra taşımaya başlıyoruz. Mısırları serenderin altına yığıyoruz. Daha sonra mısır imecesi yapıyoruz, gece imecesi. Aslında bazen imece yapıyoruz, bazen mısırları kendimiz ayıklıyoruz! Mısırları ayıkladıktan sonra serendere yığıyoruz. Daha sonra mısır saplarını demetleyip ağacın altına yığıyoruz. Sonra dağdan odun kesmeye gidiyoruz. Odun kesme işi bitince odunları sırtımızda ta dağdan eve kadar getiriyoruz.

Bütün bu çalışmaya insan dayanır mı? Bunca işe el mi dayanır? Elim nasır içinde. Öğretmeniniz bize misafir gelmişti. İlaç yapıp elime bağladı. Bu yaşımda işte bütün bu işleri yapıyorum… Biz bu hâlde yaşıyoruz işte! Okuyun çocuklarım! Öğretmeninizin sizlere öğrettiklerini iyi dinleyin! Size her ne öğretiyorsa iyice öğrenin! Okuma ve yazma bilen insan ekmeğini daha rahat kazanır. Maaşınızı her ay tıkır tıkır alırsınız. Ekmeğiniz hazır olur.  Katığınızı ayağınıza getirirler. Yağmurda dışarılarda çalışmaz, ıslanmazsınız. Güneşte dışarılarda çalışmaz,  kavrulmazsınız. Soğuk havalarda sıcacık odanızda oturursunuz. Hükümetin işleyişi nasılsa, ona göre öyle rahat rahat okuyup yazarsınız!

Okuma ve yazmayı öğrenirseniz, öğrenim görürseniz,  benim gibi bu yaşta böyle elleri nasırlı, sırtı yara bere içinde dolaşmazsınız! Şimdi okuyun ki daha sonra rahat yaşayın! Günümüzde artık yaşayacak pek yer bile kalmadı!

Tek başına bir mısır ekmeğinin bile sofraya gelmesi ne kadar emek istiyor?! Mısır kuruyunca değirmene götüreceksin, öğüteceksin: Unu değirmenden eve taşıyacaksın. Deposuna dolduracaksın. Sonra ormandan sırtında odun getireceksin. Baltayla o odunu ince ince kıracaksın. Ateş yakacaksın. Ekmek pişirme taşını o ateşte ısıtacaksın. Unu eleyip tekneye koyacaksın. Tuz katacaksın. Sonra ılık suyla unu yoğuracaksın. Ateşten ekmek pişirme taşını indirip içine yoğurduğun hamuru dikkatle yayacaksın. Hamuru elinle düzeltip, üstünü de yapraklarla örteceksin. Sonra bunu közün üstüne yerleştireceksin! Bir saat boyunca pişecek. Ekmek pişince silkeleyip sofraya getirip koyacaksın. Sonra da yiyeceksin. Bir ekmeği bile yemek ne kadar da  meşakkatli değil mi?!  Bütün bu işlere dayanabilirseniz hiç okumayın! Ya da gece gündüz hiç durmadan okuyun!

[Devam edecek…]

 *******

[25.]

Ma Xolo Ti Çkimişen Giǯvare! Ma nana- babaşen yetimi bort̆i, yetimi dopskidi! Eger nana- baba mi’onut̆uk̆o, oç̆aru-ti biguramt̆i, ok̆itxu-ti biguramt̆i; k̆ai dolokunu-ti dolomokunamt̆es, k̆ai gyari-ti mçamt̆es, k̆ai-ti moğodamt̆es, cameşa-ti moçkumelt̆es. Eger cameşa var bidik̆o, zorite-ti mendimoçkumelt̆es e-do k̆oçi p̆ǯopxumt̆es. E-do mati k̆oçi dobivet̆u.

Xark̆iş oxois bort̆i, xalk̆iş gyais boǯk̆et̆i, xark̆ik miç̆as, dolomokunas- dei, boǯk̆et̆i…

Mʒika dobirdi-ş-k̆ule, ti çkimişa nosi moxtu-is, miǯves ki, “Si ar zanaxat̆is komekçamt, ginon çaplaciluğis, ginon potinciluğis, - ar zanaxat̆i kodiguri!”

Oki nana- baba var mi’onut̆u, ti çkimişi buyurci ma bort̆i- “Ma hentepe var maxenen”, - buǯvi. “Ar k̆ai t̆ofeği emiç̆opit- ma – buǯvi, “Ar k̆ai fişekluği-ti dooç̆apiti- ma çaplacis! Ey, t̆ofeği mobidva xucis, fişekluğiti kobit̆k̆a do dugunişa bida, davetişa bida, noderişa bida do bozopek̆ala eşo gopta!”- Uk̆açxe ti çkimişa mu moxtasen, hea var miçkin! P̆k̆itxes- ki ağapek oxoris: “Si t̆ufeği do fişekluği ginon-i? Moro kegiç̆opat do goxti! Edo bakalum, mu mogare?!”

E-do ma heşote gopti… Haǯiti jureneçdovit̆oxut (55)  ǯaneri bore. E-do ar k̆oçi var dobidoren… Mart̆i moxta-is, burç̆uli do arguni mobidumer (ǯoxle t̆ofeği mobidumert̆i!). E-do ‘onaşi kenarepe bğarum, -gomǯk̆um, dobç̆um do pağum. E-do oxaçku zamani Ap̆rili moxta-is, bergi xucis mobidumel e-do pxaçkum, lazut̆i pxaçkum. Uk̆ule k̆atişi obergu mulun, uk̆ule jur k̆at̆işi xolo bergum.

Obergu diçoda-is,  limxonaşi oç̆k̆orus kogeboç̆k̆am (ki pucepes eǯeburça-ki, lazma van! Ki gvanapaşeni livadis gebobğam!) E-do limxona diçoda-ş-k̆ule, tipişi oç̆k̆orus kogeboç̆k̆am- Pucepeşi gyari en tipi! Tipi diçoda-is, lazut̆i yezdimus, ‘onape yezdimus kogeboç̆k̆amt, lazut̆i dop̆t̆axumt, dopt̆axat̆ç̆k̆ule, ozdimus kogeboç̆k̆amt, bagenişi tude kok̆obobğamt. Uk̆ule noderi bikomt, serişi noderi (Min noderi bikomt, min çkinebura pʒxunumt!) Lazut̆i dopʒxunumt, dopʒxunat̆ç̆k̆ule bagenis kogebobğamt; uk̆ule çala ink̆ili (xeşi) dop̆k̆orumt. Uk̆ule ar caşi tude kok̆obobğamt. Hak bardi dobikomt, hem cas. Uk̆ule geboç̆k̆amt dişkaşi ok̆vatus dağis. Dişka tamami dobk̆vatat-ç̆-k̆ule, ozdus kogeboç̆k̆amt, k̆ap̆ulate.

Hayas k̆oçis konuxondun-i? Hak̆o dulyas xe konuxondun-i? Haǯi xe ç̆k̆ondineri miğun, domiç̆k̆ondudoren. Tkvani muelimi moxtudort̆un, çkimi oxoris musafiri rt̆u. E-do xes ç̆ami mixenu… E-do çkun haşoten pskidut. Tkvan haǯi heşo bognam-ki, ik̆itxamt, berepe çkimi. Muelimi tkvanis nusiminit, mutxani giǯvan, k̆ai isimadit, muntxani goguran, k̆ai igurit! Ok̆itxu do oç̆aru na uçkin k̆oçik, gyari hemuk imxors raxat̆i doxuneri! Ayluği k̆atta tuta eç̆opit,  xaziri gyari, ç̆veri, p̆osvari xeneri mogimelan(!) do ç̆k̆omit! Mç̆imas var goxtare, mjoras va iç̆vate, ‘ini oras t̆uʒa odas doxedate, Hukumetişi mu k̆anoni re, ik̆itxate e-do ç̆arate!

Ok̆itxu do oç̆aru va igurat-na, xe ç̆k̆ondineri, k̆ap̆ula gestikeri (gebriǯeri) goxtate! Gyoreisizi berepe ok̆itxus devami ivit e-do raxat̆i skidit! Haǯi soti va doskidu oskidinu-şi yeri!

Xvala ar mç̆k̆idişi gedvalus muk̆o dulya uğun? Lazut̆i xomba-is (doxomba-şi), hea dokurçola-şi, karmat̆eşa iğare, hea omkvinare, karmat̆eşen geri moiğare oxorişa,omkveris dolobğare, ok̆ule idare, dağişen dişka moiğare ar yuki, argunite hem dişka çitare mç̆ipe, uk̆ule daçxuri ogzare, ok̆ule gresta meladgare, ok̆ule sarğa gedvare oržos, ok̆ule mkveri onʒorus gyobğare e-do sarğas mʒorare, ok̆ule cumu moiğare do uk̆atare. Uk̆ule t̆uʒa ǯk̆aite şvelare, daçxurişen gresta geiğare do k̆eras geladgare, uk̆ule xamuri grestas gyobğare, ok̆ule xamuri xete grestas oduzanare, ok̆ule but̆k̆a gyotvare; but̆k̆a yotva-şi-k̆ule xurmali (maxvali) jin yobğare! Ar saatis iç̆vase. Diçva-ş-k̆ule mç̆k̆udi epatxare, epatxa-ş-k̆ule sufra dodgare. Mç̆k̆udi get̆axare sufras e-do ç̆k̆omare! Hentepeşa megaxondinenan-na do gaxenan-na, mo ik̆itxamt vana seri-ndğaleri mo dodgitut, ik̆itxit!

[Naqonasunon…]

-----------------------------------

[Kaynak kitap: Arnold Çikobava, (25./ Kaynak kişi: Xusein Reşid- oğli), “Ç̆anuris Gramat̆ik̆uli Analizi/ T̆ekst̆ebiturt”, S.S.R.K̆.  Meʒnierebata Ak̆ademiis- Sakartvelos Piliali, Tbilisi, 1936, (Gürcü Alfabesinden Latin Alfabesine çevriyazı, düzenleme ve Türkçeye çeviri: Ali İhsan Aksamaz, İstanbul, 1999)] 

aksamaz@gmail.com



140 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

LÂZCA-TÜRKÇE SÖZLÜ TARİH -1 - 16/06/2025
Ben esasen Batumlu’yum. Babam Çerkes. Annem Fındıklı’dan. Ben henüz altı aylık bir bebekken annem vefat etmiş. Küçük yaşta öksüz kalmışım. Üç yaşımdayken de babam vefat etmiş.
Yaşasın 23 Nisan! - 27/04/2017
Çünkü hem Türkiye ve hem de Lazca’yı seviyorum. Hem Türkiye’nin hem de ortak anlaşma dilimiz Türkçe ile Lazcanın sonsuz kadar yaşamasını istiyorum. 23 Nisan’daki bu sunumuma ilişkin değerlendirme ve izlenimlerimi sizlerle de paylaşmak istiyorum.
Tekrar Milletvekili Adayı Olacak mıyım? - 04/09/2015
Eğer yapılacak görüşmelerde anlaşma sağlanabilirse; bizi kimliklerimizle ve kimlik mücadelemizle kabul eden bir siyasî parti ile ittifak yapılacak ve kimi arkadaşlarımız da o siyasî parti listesinden milletvekili adayı olacaklar.
Tarihe Not Düşmek Ciddî İnsanların İşidir! - 30/07/2015
Ben, bu seçimde daha ziyade AKP’ye oy veren bir seçmen kitlesinden oy aldım. AKP, İstanbul 2. Bölgede 3 bin 203 eksik oyla bir milletvekilliğini kazanamadı. Bizleri AKP’li olmakla suçlayan şahsı bu sonuçlar ışığında özeleştiri yapmaya davet ediyorum.
‘Başkası Değil, Kendin Ol, Böylesi Daha Güzelsin’ - 16/04/2015
Türkiyedeki “Kürt Siyasî Hareketi” artık uluslararası bir etki altına girmiş bulunmaktadır. Onlardan bize fayda gelmez. Hiçbir harekete, sonu bilinmeyen bir yolda gözü kapalı koltuk değneği olamayız. Ayaklarımız yere basmalı.
adigebze I-II
Nükte!

KISSADAN HİSSE

-Moğollar Buhara’yı kuşattıklarında, uzun süre şehri teslim alamadılar. Cengiz Han Buhara halkına bir haber gönderdi: Silahlarını bırakıp bize teslim olanlar güven içinde olacaklar, ama bize direnenlere asla eman vermeyeceğiz.

-Müslümanlar İki gurup oldu: Bir gurup; asla teslim olmayalım, ölürsek şehit, kalırsak Gazi olur, Şeref’imizle yaşarız dediler. Öbür gurup ise; kan dökülmesine sebep olmayalım, sulh iyidir, hem silah, hem de sayı olarak onlardan azız, gücümüz onlara yetmez, dediler ve teslim oldular.

-Cengiz Han, silah bırakanlara; teslim olmayanlara karşı bize yardımcı olun, galib geldiğimizde şehrin yönetimini size bırakalım dedi. Böylece İki müslüman gurup savaşmaya başladılar. Moğollar’ın da yardımı ile, teslim olanlar galib geldi. Savaştan sonra Cengiz Han teslim olanların silahlarının alınmasını ve kafalarının kesilmesini emretti. Sonra meşhur sözünü söyledi: “Eğer güvenilir olsalardı, bizim için kardeşleri ile savaşmazlardı. Kardeşlerine bunu yapanlar, yarın da bize yapar.”

 

Site İçi Arama

 

Google Site

 

Üyelik Girişi