• https://www.facebook.com/%C3%87erkes-Haklari-Inisiyatifi-1720870914808523/
  • https://twitter.com/CerkesHaklari
Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi2
Bugün Toplam53
Toplam Ziyaret1045749
Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar34.088734.2253
Euro37.628037.7788
Semerkew
Erol Karayel
erolkarayel26@gmail.com
“DİPLOMASİNİN” DEĞİL, “KAMUOYU BASKISININ” ZAFERİ veya “SELDEN KÜTÜK KAPMAK”…
28/04/2024
Artık yaşımız kemale erdi. Gençliğimizdeki gibi fevri olmamamız gerekiyor. Bu nedenle uzun bir süredir polemiklere özellikle girmemeye özen gösteriyorum. Ama bazen öyle pervasızlıklar yapılıyor ki, susmanın daha büyük bir hata olacağını düşünüyorsunuz. İşte Kızılordu Korosu meselesi etrafında dönen konular da bunlardan biri.
Bugün mümkün olduğu kadar sakin bir üslupla Kızılordu Korosu konserleri etrafında dönen olayları ele almak istiyorum.
***
Geçtiğimiz hafta camianın gündemini Rus Kızılordu Korosu’nun Türkiye Turnesi’ne yapılan itiraz ve protestolar damga vurdu.
Karar gazetesinin başını çektiği kamuoyu baskısına dayanamayan organizatör firma, 26 Nisan 2024 Cuma günü, düzenlenecek sekiz konserden Kırım ve Kafkasyalıların yas günleri tarihlerini de içeren dört günlük kısmını iptal ettiğini duyurdu.
***
Kamuoyu oluşturma süreci boyunca olayların tamamen dışında olan bir kurumun (Kaffed) son dakikada ortaya çıkıp “sorunu biz çözdük” mealinde mesaj yayınlaması ise olayların içinde olanları hem şaşırttı, hem güldürdü. Çünkü Kaffed açıklamasında, “Konuyla ilgili hassasiyetimiz DÇB ve Rusya Konsolosluğuna iletilmişti” şeklinde bir ifade kullanarak konserlerin dört günlük kısmının, onların  DÇB ve Rus Konsolosluğuna ricacı olmaları sonucu iptal edildiğini ima ediyordu.
***
Peki aslı var mı?
Bu iddianın hiç bir gerçekliği olmadığı gibi, bu ifade kendi içerisinde zaten büyük bir mantık hatası içeriyor ve  bunun farkında olmadan ortaya atılmaları nasıl bir fırsatçı zihniyete sahip olduklarını ortaya koyuyor.
Bir kere iptal kararı Rus tarafına ait değil, organizatör firmaya aittir.
Sebebi de, üzerlerinde oluşan kamuoyu baskısıdır.
Bu baskıyı oluşturan da Kırım Dernekleri ve onların harekete geçirdiği Karar gazetesi, devlet kurumları (Dışişleri Bakanlığı ve Bursa Valiliği yetkilileri) ve peşi sıra Kafkas kurumlarından gelen yoğun karşı duruştur.
    Rusya Konsolosluğunun iptal kararı almakla hiç bir ilgisi yoktur.
***
Peki Rusya Konsolosluğu konunun neresindedir?
Rus konsolosluğunu olayın içine çeken organizatör firmadır.
Sebebi de firmanın Kızılordu Korosu için bağlı olduğu Savunma Bakanlığı ile yaptığı sözleşmedir. Firma sözleşme gereğince, konserlerin bir kısmının iptali durumunda “tazminat öder duruma düşmemek” için çabalamaktadır.
Bu sorunu Rus konsolosluğuyla konuşarak halletmeye çalışıyor olmasının nedeni ise Kızılordu Korosu’nun özel olmayıp, bir devlet korosu olmasıdır. Yoksa firmanın konsoloslukla başka bir ilişkisi yok.
Konunun özü budur.
***
Şimdi, Kaffed bu meselede “İptal edilen konserler için Rusya’ya tazminat ödenmemesini biz sağladık” demeyecekse, “Konuyla ilgili hassasiyetimiz DÇB ve Rusya Konsolosluğuna iletilmişti” sözünün bir anlamı, bir değeri var mı?
Tabii ki yok.
Bu aceleci açıklamadaki içerik, konuya bile vakıf olamadan ortama daldıklarını gösteriyor.
***
Kaffed Başkanı Ünal Uluçay’ın Organizatör firmayla yaptığı tek görüşme, firmanın Rus Konsolosluğu ile görüşüp konuyu sonuçlandırmasından sonra olmuştur.
Ünal Uluçay 26 Nisan’da firmayı ilk kez aradığında beklemediği bir şekilde kendisine "konunun sonuçlandığı, konserlerin iptal edildiği" bildirilmiştir.
Bunu öğrenen Ünal Uluçay hemen durumdan faydalanma yoluna giderek Kaffed’in malum açıklamasını kaleme aldırmış ve ardından “diplomatik zaferini” ilan eden o “oportünist notu” kamuoyu ile paylaşmıştır.
***
Yani netice olarak Kaffed selden kütük kapmaya çalışırken, sele kapılıp telef olmuştur.
Tabii onlara şakşakçılık yapanlar da aynı bataklığın içine gömülmüşlerdir.
Ne diyelim Allah hepsini ıslah etsin.
Kurumlarına da kendilerine de yazık etmeye, “sürülerine kurt davet etmeye” devam ediyorlar.
*** 

PEKİ SÜREÇ NASIL GELİŞTİ?
 Merak edenler için sürecin gelişimini kronolojik olarak aşağıda sıraladık.
Türkiye’de yaşayan Kırım Tatar ve Çerkes halklarına Ruslar tarafından uygulanan soykırım ve sürgünün yıl dönümlerinde Rus Kızılordu Korosu’na Ankara, İstanbul, Bursa, Antalya ve Alanya’yı kapsayan sekiz konser düzenlendiğine kamuoyunun dikkatini ilk olarak Kırım Haber Ajansı çekti (7/4/2024).
 
 
Aynı günün gecesi (8/4/2024) Çerkes Fed web sitesi Kırım Haber Ajansı’nı kaynak alarak oluşturduğu haberi kendi web sitesinde Kafkas camiasının dikkatine sunarak tepkilerin iletilmesi için organizatör firmanın mail ve telefon numarasını yayınlandı.






 
17 Nisan 2024 tarihinde Eskişehir Kırım Derneği Change.org’da “Rus Kızılordu Korosu'nun Türkiye Turnesi İptal Edilsin” başlıklı bir imza kampanyası başlattı. İmza az olduysa da davet geniş kesimlere yayılarak daha fazla kimsenin haberdar olması sağlandı.





 
 Bu arada Kırım Tatar camiasının kanaat önderlerinden Zafer Karatay’ın, medyadaki bağlantılarını kullanarak konuyu kamuoyuna mal etme girişimleri sonuç verdi ve haber 19/4/2024 tarihli Karar gazetesinin sürmanşetine çıktı. Kırım kökenli yurtsever bir gazeteci olan Karar gazetesinin genel yayın yönetmeni İbrahim Kiras hemen olaya sahiplenerek takibe aldı.
  Konu Karar’da 21-22-24-25 Nisan tarihlerinde manşetten işlendi. Bu arada İbrahim Kiras da 25 Nisan günü “Rus devlet aklı orada, Türk devlet aklı nerede?” başlıklı bir köşe yazısı yayınladı. Haber gazetenin web sayfalarında daha geniş şekilde işlendi ve Kırım-Kafkas camiası kurumlarının tepkileri kamuoyuna güçlü şekilde aktarıldı.
 
  
 
 

 

Gazetenin olayı kararlılıkla takip etmesi organizatör firma üzerinde ciddi bir baskı oluşturdu.

22 Nisan 2024 tarihinde Birleşik Kafkasya Derneği “Rus Kızılordu Korosunun Çerkes Soykırım Ve Sürgünü’nün 160. Yıldönümünde Konser Vermesi Kabul Edilemez“ başlığıyla kamuoyuna yönelik bir açıklama yayınlayarak organizasyonu kınadı ve engel olunması çağrısında bulundu.

 
24 Nisan 2024’de Kırım Tatar halkının millî lideri ve Ukrayna Milletvekili Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu, Türkiye Cumhuriyeti  Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Yalçın Topçu ile görüşerek konserlerin engellenmesini istedi. Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Yalçın Topçu, Rusya Savunma Bakanlığına bağlı Rus Kızıl Ordu Korosu'nun, Kırım Tatarlarının ve Çerkeslerin vatanlarından sürgün edilişinin yıl dönümünde Türkiye'de gerçekleştireceği konsere tepki gösterdi ve bu da medyaya yansıdı.










 
Çoğulcu Demokrasi Partisi (ÇDP) 24 Nisan 2024 Çarşamba günü yaptığı duyuru ile 27 Nisan saat 14.00'de Beyoğlu'nda Kızılordu konserlerini kınamak üzere bir basın toplantısı yapacağını ilan ederek sosyal medyada paylaştı. 



25’Nisan'da haber yine Karar'ın manşetindeydi.






 
25 Nisan tarihinde ÇDP Genel Başkanı Faruk Arslandok ve Gen. Bşk. Yrd. Erol Karayel organizatör firma ile ayrı ayrı yaptıkları görüşmelerde, firma yetkilileri 17’sinden sonraki programları iptal etmek istediklerini, ancak Rusya tarafının tepkisinden endişe ettiklerini, bunun için ertesi gün (26’sında) Rusya Konsolosluğu temsilcileri ile konuşacaklarını ve aksilik çıkmazsa konserlerin yas günlerini de içeren bölümünü programdan çıkaracaklarını belirttiler.

26 Nisan Cuma günü Karar manşet haberiyle olayı takip etmeyi sürdürdü.


 

Aynı gün Kafkas Vakfı, Abhaz Fed müstakilen ve "İstanbul Kafkas Sivil Toplum Kuruluşları Koordinasyonu" da Rus Kızılordu Korosu turnesi hakkında çok imzalı bir açıklama yayınlanarak daha geniş bir tabana oturan bir protesto gerçekleştirdiler.
 








 
 
 

 

 Artan bu baskılar sonrası organizatör firma olan İSF Sanat Rus Konsolosluğuyla görüşmesini yaparak konserlerin 17’sinden sonraki bölümünü iptal kararını netleştirdi ve İnstegramda bir açıklama yayınlayarak 18-22 Mayıs tarihleri arasındaki dört konserini iptal ettiğini duyurdu.








Bu sırada Kaffed Başkanı Ünal Uluçay kamuoyundaki dalgalanmaya kayıtsız kalamayarak telefonla kurumu arayıp (firmadan teyitli) dört konserin iptal edildiğini öğrendi ve hemen kaleme sarılarak elde edilen sonucu Kaffed’e mal eden bir açıklama yayınlattı.





Bununla yetinmeyen Ünal Uluçay bu postu kendi Facebook hesabından bir de “Diplomasi önemli”  notuyla paylaşarak, Kırımlıların çalışmalarının, Karar gazetesinin oluşturduğu baskının ve Kafkas kurumlarının emeklerinin üzerine bir sünger çekerek, sonucu “Kaffed’in diplomatik zaferi” olarak ilan etti.
 









 
Süreç devam ediyor bakalım daha neler göreceğiz.


891 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

SEÇİM SONUÇLARI NE ANLATIYOR? - 03/04/2024
Gözden kaçırılmaması gereken husus, partilerin seçmenlerini kemikleştirmek ve dinamik tutmak için toplumu özellikle kutuplaştırdıkları, siyasi bir öfke ve nefreti bile isteye arttırdıklarıdır.
VERECEĞİMİZ OYUN HALKIMIZA BİR YARARI OLSUN! - 26/03/2024
Partimiz insanlarımızın mevcut siyaseten parçalanmışlığını dikkate alarak bu bataklığa girmeyecek; dikey değil yatay siyaset yapacaktır.
SEÇİMLER BİZİM İÇİN NE ANLAM İFADE EDİYOR? - 14/02/2024
Sivil toplumumuzun yanında, iyi çalışan bir siyasal toplumumuzun da olması gerektiğini herkesin anlaması ve bu süreçlere samimiyetle destek vermesi gerekir.
ADALET DUYGUSU KÖRELMİŞ BİR UKRAYNALI VEKİL - 02/10/2022
Goncherenko ile iş tutacak dostlara hatırlatmak isterim: Kendi adalet duygunuzdan taviz vermeden, adalet duygusu körelmiş biriyle işbirliği yapamazsınız.
POLİTİK BİLİNÇ - 29/01/2022
Sorunu olan toplum kesimlerinin, örgütlenerek sorunlarını siyasi platforma taşıyıp, devlet yönetimini bu sorunları çözme yönünde etkileyecek güç oluşturmaları demokratik bir haktır. ÇDP işte bu hakkı kullanmak istiyor.
AZINLIK TOPLULUKLAR İÇİN ‘SİYASAL KÜLTÜR’ NİÇİN ÖNEMLİDİR? - 30/08/2021
“Varlık mücadelesini devletin meselesi haline getirecek olan siyasal toplumun embriyosunu içinde barındırıyor olmasından dolayı “siyasal kültür” oluşturmak çok ama çok önemlidir”
PUTİN’İN YENİ ANAYASASI “RUSLAR EFENDİ, DİĞERLERİ KÖLE” DİYOR - 26/04/2020
Putin son derece sinsi bir politika uyguluyor. Gerçek amacını gizliyor ve günü geldiğinde hızla icra ediyor.
ETNİSİTE, SİYASET, ÇDP, V.S. - 19/07/2019
ÇDP’ye “etnik parti olmaz” argümanıyla karşı çıkanların “etnik derneklerde” icra-i faaliyette bulunuyor olması da tam bir kara mizah örneğidir.
KARADAN GEMİ İDARE EDİLMEZ; ÖYLEYSE HAYDİ SİYASETE! - 27/06/2019
Kırmızı kitapta bir rezerv olsun olmasın, taleplerimizin hayata geçmesi için mutlaka Çerkes sorununun çözümünü misyon edinmiş şahısların mecliste ve yürütme kadrolarında bulunması, yani siyasete girmesi gerekiyor.
 Devamı
adigebze I-II
Nükte!

KISSADAN HİSSE

-Moğollar Buhara’yı kuşattıklarında, uzun süre şehri teslim alamadılar. Cengiz Han Buhara halkına bir haber gönderdi: Silahlarını bırakıp bize teslim olanlar güven içinde olacaklar, ama bize direnenlere asla eman vermeyeceğiz.

-Müslümanlar İki gurup oldu: Bir gurup; asla teslim olmayalım, ölürsek şehit, kalırsak Gazi olur, Şeref’imizle yaşarız dediler. Öbür gurup ise; kan dökülmesine sebep olmayalım, sulh iyidir, hem silah, hem de sayı olarak onlardan azız, gücümüz onlara yetmez, dediler ve teslim oldular.

-Cengiz Han, silah bırakanlara; teslim olmayanlara karşı bize yardımcı olun, galib geldiğimizde şehrin yönetimini size bırakalım dedi. Böylece İki müslüman gurup savaşmaya başladılar. Moğollar’ın da yardımı ile, teslim olanlar galib geldi. Savaştan sonra Cengiz Han teslim olanların silahlarının alınmasını ve kafalarının kesilmesini emretti. Sonra meşhur sözünü söyledi: “Eğer güvenilir olsalardı, bizim için kardeşleri ile savaşmazlardı. Kardeşlerine bunu yapanlar, yarın da bize yapar.”

 

Site İçi Arama

 

Google Site

 

Üyelik Girişi