• https://www.facebook.com/%C3%87erkes-Haklari-Inisiyatifi-1720870914808523/
  • https://twitter.com/CerkesHaklari
Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi2
Bugün Toplam345
Toplam Ziyaret988149
Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar32.429932.5599
Euro34.801134.9406
Semerkew
Erol Karayel
erolkarayel26@gmail.com
Kurumsallaşmanın Önemi
18/12/2015
Kafkas halklarının tarih boyunca çektikleri sıkıntıların temel sebebi “kurumsallaşmaya” ehemmiyet vermemiş olmalarıdır.
Öyle ki, geçmişte esnaf, tüccar, atölye gibi temel iktisadi kurumlardan oluşan bir çarşı; bunun etrafında toplanmış meskenler ve insanlar, buradan da şehirleşmeye gidecek bir yerleşim düzeni ortaya çıkartamamışlardır.
Eğer zamanında kendi şehir toplumlarını oluşturabilseydiler, daha o aşamada kamu kurumları ile eğitim kurumları da doğacak, topluma yön verecek pek çok vasıflı insan yetiştirmiş olacaklardı. Bütün bunların sonrasında da kaçınılmaz olarak en büyük kurumsal yapı olan devlet örgütlenmesini ortaya çıkartacaklardı.
Bu devlet yapısının, kültürümüz lehinde koyacağı irade ile de erken ya da geç çoktan bir uluslaşma sürecini yaşamış olacak, bugünkü kabile reflekslerimizden eser olmayacağı gibi tarih çok daha farklı seyredecek ve muhtemelen dağılmayarak anayurdunda derli toplu yaşayan halklar olacaktık.
Bütün bu süreçleri yaşayamamış olmamızın temel sebebi geçmişten bugüne hiçbir alanda “kurumsallaşmaya” ehemmiyet vermemiş olmamızdır. 
Nitekim geçmişte kullandığımız özgün bir alfabe ve yazıya, bunların ürünü olarak kitabî bir mirasa sahip olamamamızın da yegane sebebi kurumsallaşmadaki başarısızlığımız ve buradan bizi önce kentlere, sonra da devlete götürecek süreçleri yaşayamamış olmamızdır.
Bunun bir sonucudur ki bugün yeryüzünde darmadağınık ve yok oluş tehdidi altında halklar olarak kaygılı bir yaşam sürmekteyiz.
Ve bu tarihsel ihmallerimiz (ki beceriksizliğimiz de diyebiliriz), şu içinde bulunduğumuz yüzyılda da aynı şekilde sürüp gitmektedir.
 Bugün dahi, anavatanda yaşayan halklarımız, en büyük kurumsal yapı olan egemen devletlerini kuramaz ve bu devlet yapılarının korumasında kendi değerlerini esas alan bir ulusal düzen inşa edemezlerse, gelecekte de var olacaklarını düşünmek fazla iyimserlik olur.
Aynı tehdit diaspora topluluklarımız için de geçerli olup, onlar için durum daha da vahimdir. Diaspora topluluklarımızın “bilinç ve mensubiyet duygusu” düzeyinde bir varoluşu dahi sürdürebilmeleri için hemen bugün çok güçlü diasporik kurumsal yapılar oluşturmaları gerekmektedir. Aksi halde birlikte yaşadıkları toplumların içersinde yok olup gitmek onlar için de kaçınılmaz olacaktır.
 Diasporalar için bugünün dünyasında oluşturulması gereken kurumsal yapıların en başında fonksiyonel temel eğitim kurumları ile toplumu iletişim halinde ve zinde tutacak olan tv, radyo, baskılı veya dijital gazeteler ile bilgi, düşünce ve duygu bazında besleyecek olan kitapları üretecek fonksiyonel kurumsal yapılar gelmektedir. Kurumsallaşılmalı ki sistemli ve düzenli bir eğitim ve üretim faaliyeti yapılabilsin ve istenen olumlu sonuçlar alınabilsin.
 


2295 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

SEÇİM SONUÇLARI NE ANLATIYOR? - 03/04/2024
Gözden kaçırılmaması gereken husus, partilerin seçmenlerini kemikleştirmek ve dinamik tutmak için toplumu özellikle kutuplaştırdıkları, siyasi bir öfke ve nefreti bile isteye arttırdıklarıdır.
VERECEĞİMİZ OYUN HALKIMIZA BİR YARARI OLSUN! - 26/03/2024
Partimiz insanlarımızın mevcut siyaseten parçalanmışlığını dikkate alarak bu bataklığa girmeyecek; dikey değil yatay siyaset yapacaktır.
SEÇİMLER BİZİM İÇİN NE ANLAM İFADE EDİYOR? - 14/02/2024
Sivil toplumumuzun yanında, iyi çalışan bir siyasal toplumumuzun da olması gerektiğini herkesin anlaması ve bu süreçlere samimiyetle destek vermesi gerekir.
ADALET DUYGUSU KÖRELMİŞ BİR UKRAYNALI VEKİL - 02/10/2022
Goncherenko ile iş tutacak dostlara hatırlatmak isterim: Kendi adalet duygunuzdan taviz vermeden, adalet duygusu körelmiş biriyle işbirliği yapamazsınız.
POLİTİK BİLİNÇ - 29/01/2022
Sorunu olan toplum kesimlerinin, örgütlenerek sorunlarını siyasi platforma taşıyıp, devlet yönetimini bu sorunları çözme yönünde etkileyecek güç oluşturmaları demokratik bir haktır. ÇDP işte bu hakkı kullanmak istiyor.
AZINLIK TOPLULUKLAR İÇİN ‘SİYASAL KÜLTÜR’ NİÇİN ÖNEMLİDİR? - 30/08/2021
“Varlık mücadelesini devletin meselesi haline getirecek olan siyasal toplumun embriyosunu içinde barındırıyor olmasından dolayı “siyasal kültür” oluşturmak çok ama çok önemlidir”
PUTİN’İN YENİ ANAYASASI “RUSLAR EFENDİ, DİĞERLERİ KÖLE” DİYOR - 26/04/2020
Putin son derece sinsi bir politika uyguluyor. Gerçek amacını gizliyor ve günü geldiğinde hızla icra ediyor.
ETNİSİTE, SİYASET, ÇDP, V.S. - 19/07/2019
ÇDP’ye “etnik parti olmaz” argümanıyla karşı çıkanların “etnik derneklerde” icra-i faaliyette bulunuyor olması da tam bir kara mizah örneğidir.
KARADAN GEMİ İDARE EDİLMEZ; ÖYLEYSE HAYDİ SİYASETE! - 27/06/2019
Kırmızı kitapta bir rezerv olsun olmasın, taleplerimizin hayata geçmesi için mutlaka Çerkes sorununun çözümünü misyon edinmiş şahısların mecliste ve yürütme kadrolarında bulunması, yani siyasete girmesi gerekiyor.
 Devamı
adigebze I-II
Nükte!

KISSADAN HİSSE

-Moğollar Buhara’yı kuşattıklarında, uzun süre şehri teslim alamadılar. Cengiz Han Buhara halkına bir haber gönderdi: Silahlarını bırakıp bize teslim olanlar güven içinde olacaklar, ama bize direnenlere asla eman vermeyeceğiz.

-Müslümanlar İki gurup oldu: Bir gurup; asla teslim olmayalım, ölürsek şehit, kalırsak Gazi olur, Şeref’imizle yaşarız dediler. Öbür gurup ise; kan dökülmesine sebep olmayalım, sulh iyidir, hem silah, hem de sayı olarak onlardan azız, gücümüz onlara yetmez, dediler ve teslim oldular.

-Cengiz Han, silah bırakanlara; teslim olmayanlara karşı bize yardımcı olun, galib geldiğimizde şehrin yönetimini size bırakalım dedi. Böylece İki müslüman gurup savaşmaya başladılar. Moğollar’ın da yardımı ile, teslim olanlar galib geldi. Savaştan sonra Cengiz Han teslim olanların silahlarının alınmasını ve kafalarının kesilmesini emretti. Sonra meşhur sözünü söyledi: “Eğer güvenilir olsalardı, bizim için kardeşleri ile savaşmazlardı. Kardeşlerine bunu yapanlar, yarın da bize yapar.”

 

Site İçi Arama

 

Google Site

 

Üyelik Girişi