• https://www.facebook.com/%C3%87erkes-Haklari-Inisiyatifi-1720870914808523/
  • https://twitter.com/CerkesHaklari
Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi2
Bugün Toplam46
Toplam Ziyaret1045742
Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar34.088734.2253
Euro37.628037.7788
Semerkew
Kuşha Faruk Özden
farukozden35@hotmail.com
Kayseri Mitingi Ayıbı Hepimizin
22/09/2018

Kayseri’de yapılan TRT Çerkes Mitingi’ne birkaç yüz kişinin katılmış olmasının ayıbı hepimize aittir.

Öncelikle, tertip komitesinin toplumla iletişime geçmeden, bire bir diyaloglar kurmadan, işi sosyal medya üzerinden yürütmeye çalışması en büyük yanlıştır. Uzunyayla’da doğan ve o ortamdan gelen birisi olarak, yapılacak eylemi yaşlılara götürüp “Nahıj ohu” (yaşlılar işi) olarak meselenin formalitesine uygun yapılmamasını öncelikli hata olarak görüyorum. 7/24 Çerkesçe yayın yapan televizyonun karşısına geçip izlemeyi hangi yaşlı Çerkes istemez ki? Ancak, geçmişte şehirde Çerkesçe konuşmayı yasaklayan ve bilinç altına yerleşen korku onları biraz çekinceli kılıyor olabilir.  Kısaca, “yaşlısı olmayanın genci olmaz” atasözümüzden hareketle, bu gibi konularda danışmak ve fikir almak için yaşlılara başvurulması gerekir.

Tekrar tertip komitesine gelmek istiyor ve yedi kişiden oluşan bu arkadaşlara “yüzer kişi de mi getiremediniz?” diye soruyorum.

***

Biraz da Kayseri’de ki STK’larımızdan söz etmek istiyorum: Miting öncesi isimlerini yazarak çağrıda bulunduğum derneklerimizden de hiçbir katkı görülmedi. Duyduğuma göre, “programımızda böyle bir miting yok” deyip ilgilenmemişler. Düzenledikleri uluslararası “kültür” festivallerinde Çerkesçe konuşamayan sunucularla bu işi ne kadar götürebilirler? Ünvanlarında veya tüzüklerinde kültürel çalışmayı öne çıkartan dernekler, Çerkesçe alt yapı olmadan, hangi kültürü işleyecekler merak ediyorum?

Ben iki tane olduğunu bildiğim, 10’un üzerindeki Uzunyayla köy derneği sizinde mi haberiniz yoktu?

Fevziçakmak, Argıncık ve Mahrumlar köyünden kopan  Çerkeslerin yerleştiği semtlerdi eskiden. Daha sonra Talas ve diğer semtlere de yerleşimler oldu. Şimdi Kayseri’de her sokakta birkaç Çerkes aile yaşamaktadır. Kadınlar bir araya geldiklerinde Çerkesçe konuşmakta, yaşlılar cami çıkışında karşılaşınca çevrelerindekilere ayıp olmasın diye yarım Türkçe ile başladıkları sohbetlerini Çerkesçe sürdürmektedirler. Evine geldiğinde televizyonunu açtığı zaman Çerkesçe yayın yapan bir kanalı kim istemez? Evde anneleri ile kalan kızlar Çerkesçeyi daha iyi bilir, tabii ki annenin istemesiyle. Erkek çocuklar Çerkesçe sorulana dahi Türkçe cevap verirler. Bilmezler ki geleneklere göre Çerkesçe sorulursa Çerkesçe cevap vermek lazım.

Bütün bunlar yıllar önceydi. Artık çocuklar hiç Çerkesçe bilmemektedir.

Mesele kitlelere anlatılsa acaba katılım yine birkaç yüz demi kalırdı?

Yine STK’lara biraz daha yükleneceğim. “Düzenleyenler falan guruptan, biz katılmayız, katılmak isteyenleri de engelleriz, caydırmaya çalışırız” zihniyeti ne kadar doğru?

Derneklerin yöneticileri çevrelerine “resmi” olarak, “biz katılmıyoruz, fakat yapılan iş doğru, bu toplumumuzun hayati meselesi” diyerek destek beyan edip, telefonlarla tanıdıklarını haberdar etseler daha doğru olmaz mıydı?

Köylerde harman sonu olup ekinlerin ekilmediği, işlerin epey hafiflediği bir dönem. Miting haberini göz ardı edip “amaan şimdi Kayseri’ye kim gidecek?” üşengeçliğine sarılmak acaba doğru muydu?

Kaynar Festivali’nde bir araya gelen 30 binin üzerindeki kitlenin onda birinin mitinge katılmaması yürekler acısıdır.

Özet olarak, toplum mitingin niçin yapıldığının farkında değil veya toplumun Çerkesçe televizyon diye bir ihtiyacı yoksa, en üzücü olan budur.

Mahalle kahvesinde okeye dönerken, ”Yav mıting yapecekmiş Çerkez Tivi için; bene mi sordın… Kare uçı atmadın.. Çıhuır ne zeman başlıyır” diyenlerin, TRT Çerkes yayına geçse, akşam eve geldiğinde “TRT Çerkes er ufhıt” (TRT Çerkes’i açın) diyeceğine kalıbımı basarım.

    Uluslararası Uzunyayla Çerkes Kültür Festivali’nde onbinleri bir araya getiren, söylenen şarkılar, folklor gösterileri kadar önemli bir diğer husus, aidiyet duygusunun dışa yansıtılması, “Çerkes” ismine sahip çıkılmasıdır.


5569 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

Kayseri’de Omuz Omuza Verme Zamanı - 12/09/2018
Anavatanda anadilde eğitimin kısıtlanması nasıl ortak sorunumuzsa, TRT’de sürekli Çerkesçe yayın yapacak bir kanalın kurulması da halkımızın hayati bir ihtiyacıdır. Zaman kaybetmeden bunun sağlanmasını istemek hakkımızdır.
Bir Direniş Sembolü… - 24/10/2017
Bir tarafta Ğuaşo RUSLAN mücadelenin ve direnmenin sembolü olurken, bazıları da Ruslarla birleşmenin 460. yılı kutlamalarına katılır ve kimileri de onların peşinden koşar. Aynen fener alayında geçen askerlerin arkasından koşan çocuklar gibi.
Bütün Dünyada Milliyetçilik Yükselirken !? - 28/09/2017
Bütün dünyada milliyetçilik yükselirken bizim Çerkesler’de gerilemesinin nedenini araştırmak da başlı başına akademik tez konusu olur.
Asalet Kanda Değil, Duruş ve Davranıştadır - 17/08/2017
Siyasi kamplaşmanın en yoğun yaşandığı 80 öncesi dönemde Devrimci Çerkesler, Dindar Çerkesler ve Ülkücü Çerkesler olarak kamplaşmış olsak dahi “Çerkeslik” şemsiyesi altında bir araya gelebiliyorduk.
Türkiye Panoraması ve Biz Çerkesler - 24/07/2017
İttihat ve Terakki’nin günahlarını örtmek için Ermenilere uygulanan mezalimi bugün dahi inkâr etmenin nedenini iyi irdelemek gerekir. Acaba gasp edilen Ermeni malları ile bir alakası var mıdır? Menfaatlenenlerin dolduruşuna geliniyor olmasın?
Çerkesçe Tv İstemiyor muyuz Yoksa? - 20/05/2017
21 Mayıs’ı yılda bir gün hatırlayıp farklı günlerde farklı yerlerde etkinlik, anma veya nasıl yapacağını bilmeden bir güne sıkıştırma yerine “ÇERKES SOYKIRIM VE SÜRGÜNÜ ARAŞTIRMA ENSTİTÜSÜ” çalışmalarına bir an önce başlanması dileğiyle.
Uzunyayla’da Kar Yolları Kapardı; Ya Şimdi? - 14/03/2017
Duyduk ki DÇB temsilcileri Kaffed ile barış yapmak için Ankara’ya elçiler göndermiş. Kaffed de yelkenler suya inmiş.Bu kadar çabuk pes edecektiniz de kopardığınız yaygara neyin nesiydi?
Kurbanlar ve Kurbanlıklar - 23/09/2016
Bereket ki halkın iradesini kırabilecek bir plan yapmayı becerecek kadar zeki değiller. Hepimize büyük geçmiş olsun.
Güzden Kışa Geçerken - 15/12/2015
Rus savaş uçağının sınır ihlalleri yüzünden Türkiye tarafından düşürülmesinden yine en çok bizler yani Çerkesler zarar görecektir.
 Devamı
adigebze I-II
Nükte!

KISSADAN HİSSE

-Moğollar Buhara’yı kuşattıklarında, uzun süre şehri teslim alamadılar. Cengiz Han Buhara halkına bir haber gönderdi: Silahlarını bırakıp bize teslim olanlar güven içinde olacaklar, ama bize direnenlere asla eman vermeyeceğiz.

-Müslümanlar İki gurup oldu: Bir gurup; asla teslim olmayalım, ölürsek şehit, kalırsak Gazi olur, Şeref’imizle yaşarız dediler. Öbür gurup ise; kan dökülmesine sebep olmayalım, sulh iyidir, hem silah, hem de sayı olarak onlardan azız, gücümüz onlara yetmez, dediler ve teslim oldular.

-Cengiz Han, silah bırakanlara; teslim olmayanlara karşı bize yardımcı olun, galib geldiğimizde şehrin yönetimini size bırakalım dedi. Böylece İki müslüman gurup savaşmaya başladılar. Moğollar’ın da yardımı ile, teslim olanlar galib geldi. Savaştan sonra Cengiz Han teslim olanların silahlarının alınmasını ve kafalarının kesilmesini emretti. Sonra meşhur sözünü söyledi: “Eğer güvenilir olsalardı, bizim için kardeşleri ile savaşmazlardı. Kardeşlerine bunu yapanlar, yarın da bize yapar.”

 

Site İçi Arama

 

Google Site

 

Üyelik Girişi