• https://www.facebook.com/%C3%87erkes-Haklari-Inisiyatifi-1720870914808523/
  • https://twitter.com/CerkesHaklari
Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi1
Bugün Toplam47
Toplam Ziyaret1046194
Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar34.115934.2526
Euro37.625337.7760
Semerkew
Balkar Selçuk
selcuk@ozgurcerkes.com
Başbakan’a Firavunluk, Fethullah Gülen’e İse Amon Rahipliği Yakışır!
30/01/2014

Üç kere kutsanmış Hermes Mısır’a şöyle seslenir bir eserinde: “Ah Mısır! Mısır! Bütün bu dininden geriye bazı masallar kalacak ve senin dinini pek az anlayan öğrencilerin onları da öyle anlayacak. Geriye yalnızca senin dindarca eylemlerini anlatan taşa kazınmış sözcükler kalacak.”

Aslında aynı durum Mısır tarihi için de geçerlidir. Bizler Mısır tarihi hakkında çok az şey biliriz. Ve mesela National Geographic belgesel kanalı bir misyon olarak Mısır medeniyetini karartma görevini yıllardır ısrarla devam ettirir. Gerçeği efendilerine, masalları ise bize satar. Koskoca Mısır tarihinden bize sadece Kleopatra’nın kalçalarını ve akıl almaz Piramit masallarını anlatır.

Mısır dinini rahip sınıfı olan Amonlar ve Mısır tarihini ise Firavunlar yazmıştır. Mısır dini deyip geçmeyelim. Yahudilik ve Hıristiyanlık varlığını Mısır dinine borçludur (ve Babil’e.) Mısır olmasaydı muhtemelen her iki din de olmayacaktı. Aslında Mısır dini yeryüzünün en mükemmel tek tanrılı dinlerindendir. Ama konumuz bu değil. Geçelim…

Din adamlarının siyasete müdahalesi yaşanmış bir şeydir ancak Mısır’lı din adamları Amonlar bundan daha fazlasını yapmış ve Firavun’u tahttan indirip kendileri iktidara geçmişlerdir. Bu duruma Mısır halkı ve ordu tepki göstermiş ve Amon Rahipleri Sudan’a sürülmüş ve Firavun yeniden tahta çıkmıştır.

Şimdi Fethullah Gülen Başbakan’a Firavun derken tabi ki kendisini Musa ile yani doğru yoldaki kişiyle özdeşleştiriyor. Ne var ki Musa’nın mücadele ettiği Firavun dışındaki yüzlerce Firavun var.  Bu hikaye de Fethullah Gülen kendisini Musa ile özdeşleştiriyor ama hata ediyor. Çünkü karşısındaki Başbakan ve onun kitlesi de Müslüman. Yani ortada hak adına mücadele eden bir Musa ve batılı ikame etmeye çalışan bir Firavun yok.

Ortada olan şey Firavun’un hakkı olan tahta ve o tahtın etrafında yönetilen devlete çökmek isteyen azgın ve sınır tanımaz bir Rahipler sınıfıdır. Mısır tarihini bilmiyorsanız elinizdeki tek metaforla her zaman kendi durumunuzu meşrulaştıramazsınız!

Fethullah Gülen şunu bilmelidir ki taht Firavun’un hakkıdır ve kim ki bir bir Firavunu tahtından alıp yerine oturmaya cürret eder ona halk gereken cevabı verir. Ve Firavun’un arkasında durur. Farkındayım Müslümanlarda Firavun kötülüğün temsilcisidir. Ama bu doğru değil. Ortada 5 bin yıllık dünyanın en köklü medeniyeti 33 Firavun hanedanlığı 100’lerce Firavun ve muhteşem bir medeniyet var. Birinin Musa’ya tavrından hepsine bir ömür lanet okuyacak halimiz yok.

Buna karşın Fethullah Gülen fena halde Amon rahiplerine benziyor. Yeryüzünde çok az din adamına nasip olan iki şeyi yapmıştır bu Amon rahipleri.

İlki tek tanrılı bir din olan RA dinini Üç tanrılı bir din olan Osiris dini ile birleştirmek olmuştur. Bu size de tanıdık geldi değil mi! Fethullah Gülen de tek tanrılı bir din olan İslam dini ile Üç Tanrılı bir (Putperest) din olan Hristiyanlığı birleştirmeye çalışmaktadır (Dinler Arası Diyalog!).

Dahası Amon Rahipleri zenginlikleri, altınları, tarlaları ve güçlerine çok güvenmiş Firavun’un zayıflamasını sağlamış ve 5 bin yıllık Mısır tarihinde hiç olmayan bir şey yaparak Firavun’u tahtan indirip devleti ele geçirmişlerdir.

Şimdi Fethullah Gülen ve onu Mezhebindeki kadrolarda tam da bunu yapmaya çalışmaktadırlar. Bu amaçlarına ulaşmak için yıllardır sabırla ele geçirdikleri kadrolarını şimdi kendileri gibi sapkın bir Mezhep olan Neocon’lar la ittifak yaptırarak Türkiye Cumhuriyeti’nin seçilmiş hükümetine saldırıyorlar. Neoconlar ile Fetullahçılar biri Hıristiyan diğeri Müslüman olsa da aynı Mezhepten gelmektedirler. Her ikisi de birisi İslam’ı diğeri ise Hıristiyanlığı ifsat ederek Yahudilikle birleşmiş bir din yaratmak istiyorlar.

Burada, zaten bozulmuş putperest bir din haline gelmiş Hıristiyanlıkla İslam dininin aynı mertebeye düşürüldüğünü ve her iki dininde Yahudi dinine yani tüm İbrahimi dinlerin ilki olan dine eklemlenmeye çalışldığını görmemek artık mümkün değildir.

Bu ilişkide Fethullahçılar tüm kıta Amerika’sının Müslüman olacağını düşünmekte, Neoconlar bu sapkın ve örgütlü Mezhebi kendi çıkarları için formatlamakta ama son kertede Neoconların asıl beslendiği Kabalist İsrail her iki tarafı da kullanmaktadır.

Fethullah Gülen’in Mavi Marmara yorumlarında bu saplantılı teolojik hezeyanlarının etkili olduğunu görmemek mümkün değildir.

Ama Mısır’daki Amon rahiplerinin oyununu halk ve ordu bozmuştu. Fetullah Gülen’in oyununu ise halk bozacaktır. Buna karşın Fethullah Gülen Amon Rahiplerinden daha zekidir. Amon rahipleri orduda örgütlü olmadıkları için mücadeleyi kaybettiler. Fethullah Gülen ise en az Yargıdaki ve Emniyetteki kadar ve muhtemelen daha fazla Türk Ordu’sunda da örgütlüdür.

Bu mücadele devam eder ve bir çatışmazlık olmazsa, daha çok Jandarma ve askerin MİT TIR’larını durdurduğuna şahit olur bu ülke. Daha tehlikelisi çatışmanın şiddetine göre Ordu’daki Gülen Mezhebi üyelerinin bir darbe ya da cuntaya kalkışması olacaktır. Şunu unutmayalım ki Türk Ordusu tarihi boyunca hem darbeciler, hem de cuntacılar üretmiş, bazen emir komuta zincirine uyarak, bazen de emir komuta zincirini bozarak ve Genel Kurmay Başkanını bile tutuklayarak siyasete ve demokrasiye saldırmıştır.

Bu yazdıklarımız afaki gelebilir. Ama değildir. Ne Ordu’nun sicili temizdir ne de hiç kimse Gülen Mezhebinin ordudaki kadrolarının bir cunta kurmaya girişmeyeceğinin garantisini verebilir. Yeter ki şartlar olgunlaşsın!

Gülen mezhebinin Emniyete ve Yargıya içerden sızdığını ama MİT’e yeterli düzeyde sızamadığı için Hakan Fidan ve onunla birlikte 300 kişilik bir kadroyu tutuklama operasyonu (7 Şubat) gerçekleştirdiğini biliyoruz. Demek ki artık şimdiye kadar içerden ele geçirilenler tamam ama sızılamayan yerlere operasyonla girilmeye çalışılacak.

Peki ama neden bu acele? 

Üstelik Ordu içerisinde en kapsamlı operasyonun Deniz Kuvvetlerine yapıldığını ve akıl almayacak bir şekilde burada yabancı ülkelerin çıkarına çalışan 350 ajanın tespit edildiğini söyleniyor. Maşallah bu kadar ajan tarlada yetişmez! Ancak diğer kuvvet komutanlıklarına değil de neden Deniz Kuvvetleri Komutanlığına bir saldırı var? Demek ki Kara ve Hava Kuvvetlerinde içerden sızma tamam, ama Deniz Kuvvetlerinin dışardan operasyonla yıkılması gerekiyor?

Nedir sıkıntı?

Kimse Fetullah Gülen’in zekasını hafife almasın!

Yeni dönemde yeni ittifaklar ve kombine saldırılara herkes hazır olsun.

İngiliz Muhipler Cemiyeti (TÜSİAD)

Amerikan Muhipler Cemiyeti (TUSKON)

Ve daha birçok ŞİŞMAN KEDİLER- Sanayiciler ve İş Adamları Derneğinin her türlü konuda Hükümete saldıracağından emin olabiliriz.

  Ne olursa olsun Türk Ordusu bu kavgada durumdan vazife çıkarmadığı sürece Amon Rahiplerinin halka karşı kazanma şansı yok. Bunun farkında olan Amon Rahipleri’nin bazı üçüncü yolcu aydınlardan 100’lük imzalar alması da bir şey değiştirmeyecektir. Halkı arkasına alamayacak. Halk; son yüz metrede depar atarak fark edilmek isteyen bir avuç sol aydınından daha fazla bir şeydir.

Şairin dediği gibi:

Ben yaşarken oldu her şey

Ben yaşarken koptu fırtına

Ben yaşarken can verildi toprağa….

Şiir böyleydi sanırım.

Her neyse. Ne oluyor ve bitiyorsa bunu herkes görüyor ve her şey gözlerimizin önünde olup bitiyor.



4463 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

Нарт Лъэпщ и Нэгъуджэр Лъэпщ и Тепщэгъуэмрэ и Гъуэгуанэмрэ - II - 17/12/2016
уэ 1уэхур нахри гъэщ1эгъуэн зыщ1ыр Азтэкхэми Маяхэми ямейуэ, гъэ мин аджэ ипэ ящ1ауэ, ауэ зыщ1ари дымыщ1э мывэ гуэрхэм ящ1ы1уми Кецалкоатл и сурэтыр къагъуэтахэщ, ахэми нэгъуджэ 1улъу ик1ий жьак1э тету. Нэгъуджэр уеблэмэ оптикым и щ1эныгъэр пасэ лъэх
Нарт Лъэпщ и Тепщэгъуэмрэ и Гъуэгуанэмрэ - I - 01/12/2016
Гъэщ1эгъуэнращи нобэ къасыху Кассит-Урарту-Хьаттихэм я Тещупк1э зэджэ тхьэпэлъытэр ди Нарт Сосрыкъуэу щытам зыми гу лъитакъым. Касситхэм Тещуп псалъэм крагъэк1ир Жьыбгъэ Кьезгъэпщэ жи1у аращ.
УСЭНШЭУ ДЫКЪАНЭМЭ! - 09/10/2016
Ди хэку дахэр, си уорейда ПщIэ имыIэу дгъэкIуэдай, ДызгъэкIуэдам, си уорейда КIуэдыкIейри къыхукIуэ.
Bugün Ben Mutlu Bir İnsanım! - 02/06/2015
Keşke Çerkes halkının yoğun olarak yaşadığı diğer illerden de adaylarımız olabilseydi. Ama o da olacak yakında. Buna eminim. Bu adı geçen illerde adaylarımızın Çerkes halkı tarafından benimsendiğini görmek beni herşeyden çok mutlu ediyor.
Heredot Cevdet, Recep Tayip Erdoğan ve Ahmet Duvutoğlu! - 22/05/2015
Cumhurbaşkanımız Putin'in Ermeni Soykırımını resmen tanıyor olmasına, “Putin'e darıldım!” diyerek karşılık vermişti. Demek ki cidden çok darılmış olacak ki daha kendisine gelememiş.
Gerekeni Gerektiği Zaman Yapmak; Ya da Labedeslerin Kaderi! - 12/05/2015
2015 Genel seçimlerine 25 gün falan kaldı. Bahaneler ve gerçekler arasındaki birçok Çerkes bu seçimde ÇDP’nin bağımsız Çerkes adaylarını mı destekleyecek; yoksa en rasyonal bahanenin arkasına mı saklanacak.
Uzunyayla'nın Son Klasik Kuşağı Hareketleniyor - 01/05/2015
Kendi kişisel kurtuluşunu elde etmekle yetinmeyen, halkına geri dönen bir kuşak bu kuşak. Köy köy gezen, kendi insanına şehirlerde kasabalarda ve ilçelerde ulaşmaya çalışan bu insanlar birlikte başarabilmenin imkanlarını arıyorlar.
Kronik bir Aydın Hastalığı Olarak : Sözlük ve Alfabe -I- - 26/04/2015
Sözlük ve alfabe hazırlamak ve bunun üzerinden kendini gerçekleştirmek Tanzimat döneminden kalma bir aydın saplantısıdır
Boyunun Ölçüsünü Vermekten Korkmak! - 20/04/2015
Orta yere çıkmak, boyunun ölçüsünü vermek ve alınan ölçüyü de bilmek zorunda olduğumuz bir yerdeyiz artık. Yani artık eskisi gibi iktidar ya da muhalefet partisinde es kazara bir iki Çerkes milletvekili var diye bu işten sıyrılmak mümkün değil.
 Devamı
adigebze I-II
Nükte!

KISSADAN HİSSE

-Moğollar Buhara’yı kuşattıklarında, uzun süre şehri teslim alamadılar. Cengiz Han Buhara halkına bir haber gönderdi: Silahlarını bırakıp bize teslim olanlar güven içinde olacaklar, ama bize direnenlere asla eman vermeyeceğiz.

-Müslümanlar İki gurup oldu: Bir gurup; asla teslim olmayalım, ölürsek şehit, kalırsak Gazi olur, Şeref’imizle yaşarız dediler. Öbür gurup ise; kan dökülmesine sebep olmayalım, sulh iyidir, hem silah, hem de sayı olarak onlardan azız, gücümüz onlara yetmez, dediler ve teslim oldular.

-Cengiz Han, silah bırakanlara; teslim olmayanlara karşı bize yardımcı olun, galib geldiğimizde şehrin yönetimini size bırakalım dedi. Böylece İki müslüman gurup savaşmaya başladılar. Moğollar’ın da yardımı ile, teslim olanlar galib geldi. Savaştan sonra Cengiz Han teslim olanların silahlarının alınmasını ve kafalarının kesilmesini emretti. Sonra meşhur sözünü söyledi: “Eğer güvenilir olsalardı, bizim için kardeşleri ile savaşmazlardı. Kardeşlerine bunu yapanlar, yarın da bize yapar.”

 

Site İçi Arama

 

Google Site

 

Üyelik Girişi