• https://www.facebook.com/%C3%87erkes-Haklari-Inisiyatifi-1720870914808523/
  • https://twitter.com/CerkesHaklari
Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi1
Bugün Toplam156
Toplam Ziyaret884561
Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar19.139819.2165
Euro20.830420.9138
Semerkew
Mustafa Saadet
mustafa.saadet@yahoo.com
SAFLARI SIKLAŞTIRALIM MI?
16/09/2020

Günümüzdeki İslami düşünce ve uygulamasında 2 ana yol vardır. Eş’arilik ve Maturidilik.

Her iki ekolde de Kuranın Şeriat hükümleri esas alınmakla birlikte, hadis ve sünnet uygulamalarında farklılıklar bulunmaktadır. Her iki ekolün çok sayıda alt görüşlere sahip fraksiyonları vardır.

Eş’ariler Hazreti Muhammed’in sünnetinin aynen bu gün de uygulanması gerektiğini savunmaktadırlar.

Maturidiler ise zamanın getirdiği yaşam tarzına göre sünnet ve hadis uygulamalarının değiştirilebileceği görüşünü savunmaktadırlar.

Günümüzde. Eş’ari görüşünü selefiler ve yan gurupları savunmaktadır.

Güncel bir durumun getirdiği zorunluluğu tartışmakta yarar vardır.

Bilindigi gibi, dünyayı etkileyen Covid-19 salgını insanların birbiri ile teması neticesinde bulaşmakta ve halen yayılmakta olan ölümcül bir hastalıktır.  

Cemaatlerin kalabalık olduğu namazlarda kimsenin cami dışında kalmaması için imamlar namazdan önce safları sıklaştıralım uyarısında bulunmaktadır. Bu uygulama, Peygamberin zamanında camilerin az ve ufak olması nedeniyle  , cemaatin bir kısmının cami dışında kalmasını önlemek için getirilmiştir. Zira cami dışında kalan ve namaz sırasında namaz dışı hareket etmemesi gereken Müslümanların katledilmesini kolaylaştırması nedeniyle, bu durumu önlemek için Peygamber tarafından getirilen bir  uygulama olduğundan bu sünnetin terk edilmesi Eş’ariler tarafından reddedilmektedir.

“Safları sıklaştıralım” anonslarının Mescid-ül Haram’da da yapıldığını televizyon yayınlarından da görüyorduk.

Salgından sonra ise Mescid-ül Haram’da anons kalmadığı gibi bir ara namaz kılınması bile yasaklanmıştı.

Şimdilerde bütün İslam ülkelerinde camilerde safların sıkılaştırılmasının aksine seyrekleştirilerek namaz kılınmaktadır.

Bu durumda, Hazreti Muhammed’in (A.S.) “zamanın  ilmini öğrenin”   hadisinden esinlenerek, Hadislerin ve sünnetlerin değişen şartlara göre uygulanmasına dair Maturidilik inanç ve uygulamasının yerinde olduğunu akla getirmektedir.

Günümüzde dini hükümler hakkında çok sayıda görüş farklılıkları oluşmuştur. Horozun bile kurban olarak kesilebileceğini iddia eden profesör ünvanlı din adamları, yanmayan kefen satan din tüccarları türemiş ve bu bilgi ve inanç kirliliği neticesinde son günlerde yaşadığımız türlü rezillikler din adına yapılır olmuştur.

Her İslam ülkesinde ayrı uygulamalar zuhur etmiş, Kuran’ın okunuş şekli bile çeşitlendirilmiştir.

Kanaatimce, bu ayrışmaların giderilmesi için bütün İslam ülkelerinin gerçek din bilginlerinden oluşturulacak bir kurul tarafından doğru İslamiyet esaslarının belirlenmesi yerinde olacaktır.



738 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

BİR MUSİBET BİN HASİHATTAN EVLADIR - 10/02/2023
STK’larımız büyük bir gayretle topladıkları yardım malzemelerini ihtiyaç sahiplerine ulaştırmakta güçlükle karşılaşmışlardır. Şahsi telefonlarla bilgilendirmeler de kısıtlı kalmıştır.
Temsil Kabiliyetini Yitirmiş, İşlevi Kalmamış İki Sivil Toplum Kuruluşumuz: D.Ç.B. ve KAFFED - 26/10/2022
Geçen 10 sene içinde iletişim, internet ve bilgisayar teknolojisinde yaşanan gelişmeler, artık bir ülkenin izin ve icazet vermesine gerek kalmayacak şekilde yeni imkanlar sunmaktadır.
ATA SÖZLERİNİN YORUMU - 26/01/2022
Atasözünün şimdiki tahrif edilmiş şekliyle söylenmesi mümkün değildir. Çünkü Çerkes’lerin müstakil devleti olmadığı için, sarayları, kralları, hatta iki katlı binaları bile yoktu.
KAFFED, ADIĞE DİLİNE VERDİĞİ ZARARDAN DOLAYI ADDER’DEN ÖZÜR DİLEMELİDİR - 01/08/2021
Tüm enerjimizi, kurumlarımızla ve hemşerilerimizle iş birliği içinde anadilimiz için kullanmak dileğiyle, son sözüm şudur. “ADDER, ÇERKES DİLİNİN YILMAZ VE EBEDİ KORUYUCUSUDUR”
UNUTMAYALIM, UNUTTURMAYALIM. - 27/12/2020
Onlar, her türlü kısıtlayıcı önlemlerin yapıldığı, yasakların konduğu zamanlarda fedakarca kültürümüzü bizlere ulaştırmaya çalıştılar. Bizlere ulaştırılan öz kültürümüzü hiç olmazsa onların anısına hürmeten koruyalım.
YARGI KARARININ ÖNEMİ - 15/11/2020
Ethem hakında kitap yazacağını ifade eden, tarafsız yazar Habraçü Murat‘ın bilhassa bu Düzce katliamını sarahate kavuşturmasını ve tarihin bir karanlık sayfasının daha aydınlatılmasını, kurbanların isimlerini tek tek tespit etmesini beklemekteyim.
TARİHİN KARANLIK BİR SAYFASINI AYDINLATAN KİTAP: GÖNEN-MANYAS ÇERKES SÜRGÜNÜ - 18/10/2020
Kendi soyunun liderlerini acımasızca yok eden, halkının sürülerek felaketine sebep olan Ethem’i kahraman ilan edenlerin Gönen-Manyas Çerkes Sürgünü kitabını okumalarını tavsiye ederim.
YENİ PARTİ KURMALAR VE BEKLENTİLER - 12/09/2020
Gösterilen bu bireysellik ve egoizim yapılmamış olmasaydı alınan 17 bin oyun kat kat fazlası alınır, Türkiye’nin siyasi arenasında yerini alır ve partiler içinde ittifak yapılması gerekli parti konumunda olurdu.
ENERJİMİZİN VE POTANSİYELİMİZİN BİR NOKTAYA YÖNLENDİRİLMESİ GEREKİYOR - 23/05/2020
Bu hususta çok tenkit edilmeme rağmen, “Sürgün Hükümeti” oluşturularak , konunun siyasi karaktere dönüştürülmesi halinde Uluslararası Kuruluşlar nezdinde (Bilhassa Birleşmiş Milletler) makes bulacağı kanaatindeyim.
 Devamı
ÇOĞULCU TV
adigebze I-II
Nükte!

KISSADAN HİSSE

-Moğollar Buhara’yı kuşattıklarında, uzun süre şehri teslim alamadılar. Cengiz Han Buhara halkına bir haber gönderdi: Silahlarını bırakıp bize teslim olanlar güven içinde olacaklar, ama bize direnenlere asla eman vermeyeceğiz.

-Müslümanlar İki gurup oldu: Bir gurup; asla teslim olmayalım, ölürsek şehit, kalırsak Gazi olur, Şeref’imizle yaşarız dediler. Öbür gurup ise; kan dökülmesine sebep olmayalım, sulh iyidir, hem silah, hem de sayı olarak onlardan azız, gücümüz onlara yetmez, dediler ve teslim oldular.

-Cengiz Han, silah bırakanlara; teslim olmayanlara karşı bize yardımcı olun, galib geldiğimizde şehrin yönetimini size bırakalım dedi. Böylece İki müslüman gurup savaşmaya başladılar. Moğollar’ın da yardımı ile, teslim olanlar galib geldi. Savaştan sonra Cengiz Han teslim olanların silahlarının alınmasını ve kafalarının kesilmesini emretti. Sonra meşhur sözünü söyledi: “Eğer güvenilir olsalardı, bizim için kardeşleri ile savaşmazlardı. Kardeşlerine bunu yapanlar, yarın da bize yapar.”

 

Site İçi Arama

 

Google Site

 

Üyelik Girişi