• https://www.facebook.com/%C3%87erkes-Haklari-Inisiyatifi-1720870914808523/
  • https://twitter.com/CerkesHaklari
Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi2
Bugün Toplam303
Toplam Ziyaret884708
Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar19.139819.2165
Euro20.830420.9138
Semerkew
Mustafa Saadet
mustafa.saadet@yahoo.com
İnternet Kalemşörleri
28/04/2012

Kalemşörlük terimi yeni yeni telafuz edilen ve bazı uygulamalardan kaynaklanan, silahşörlük teriminden esinlenilerek kullanılan bir ifadedir.

Dünyanın kuruluşundan beri insanlar birbirlerine üstünlük sağlamak için devamlı bir mücadele içinde bulunmuşlardır (Buna en eski örnek Habil-Kabil olayıdır). Uygarlığın gelişmesi ve bulunan icatlar ile mücadele sahaları gelişmiş ve silahın icadı ile de, iyi silah kullanan ve rakiplerine üstünlük sağlayan kişilere “silahşör” ismi yakıştırılmıştır.

Geldiğimiz zamanda silahla mücadele şekli artık medeni bir mücadele şekli olarak kabul edilmediğinden, mücadele şekli daha ziyade fikri alanda yapılır olmuştur. Ancak, yayın organlarının  fazla gelişmemiş olduğu dönemlerde fikri mücadele daha çok basılı yayıncılık alanında yapılmış, bu alanın geniş halk kitlelerine ulaştırılamaması veya halk kitleleri tarafından takibinin fiziki olarak  imkansızlığı nedeniyle fikir mücadelesi sınırlı kalmıştır.

Bilgisayar teknolojisinin getirdiği sınırsız ulaşım imkanları ile her isteyenin web sitesi oluşturarak bu siteden fikirlerini ifşa veya karşı fikirlere sataşma imkanı doğmuştur. İnternet sitelerinde bu tür yazıların kısıtlamaya tabi olmaması ve yazarlarının kendi fikirlerinin çok önemli olduğu şeklindeki yaklaşımları “İnternet Kalemşörü” diye tanımlanabilecek bir zümre yaratmıştır. Bu zümre, daha çok  yazacağı yazı hakkında bilinen, meşhur bir yazarın veya düşünürün veciz sözünü örnek olarak yazıya başlamakta veya bir şiirin dayandığı temayı şiar edinerek yazısını sürdürmektedir. Neticede kendisinin bir katkısı olmadan başkalarının fikirlerini tekrarlayarak büyük bir fikir veya öngörü geliştirdiğini zannederek, mesajlar vermeye çalışmaktadır. Bu yazılar çoğunlukla çalakalem yazılmış yazılar olup, yazı içinde bir fikir teselsülü de olmadığı gibi sıkıcı bir ifade kullanılarak lüzumsuz şekilde sayfalarca uzatılmaktadır.

İnternet kalemşörlerinin bir diğer özelliği de, fikir üretmek, yol göstermek değil, başkalarının fikirlerine karşı çıkarak aksi fikirler söylemek, yerli yersiz karalamalarda bulunmak ve neticede konuyla ilgili olduğunu ve kendisinin bu konularda bilgili ve yetenekli olduğunu ispatlamaya çalışmaktır. Neticede yazı içeriği itibariyle bir dedikodu şekline dönüştürülerek, gereksiz ve anlamsız bir ortam yaratılmaktadır.

İnternet kalemşörlerinin çoğunluğu  amatör olduklarından ve  hukuki sınırlamalar hakkında bilgileri de olmadığından, zaman zaman başları belaya girebilmekte ve hukuki sorunlarla  karşılaşabilmektedirler.

İnternet kanalları üzerinden çok yoğun  yazı yazıldığından, bütün yazıları takip etmek ve cevap vermek hemen hemen imkansız bir hal almıştır. Cevap verildiğinde de kendilerine paye verildiği ve yazılarının haklılığı konusunda kendilerine pay çıkarttıklarından çoğunlukla yazıları cevap vermeye dahi değer bulunmamaktadır. Bu durumu fırsat bilen kalemşörler herkese veryansın etmekte ve kendilerini büyük bir görevi yerine getirmiş gibi addetmektedirler.

Herkesin fikrini beyan etme hakkı tabiî ki vardır.  Ancak bu fikirlerin yapıcı, topluma yön gösterici olması halinde takdir edileceği ve fikir sahibinin toplumda saygı göreceği de muhakkaktır.

Son birkaç yıldır toplumuzda, birbirini karalayıcı, incitici,  hakarete varan yazıların yazıldığıve gereksiz kırgınlıkların yaratıldığı malumdur. Bu tür kişisel yazılarla bir yere varılamayacağıherkesin kendisini otorite olarak kabul etmek suretiyle bu tür sataşmalardan topluma bir yön verilemeyeceği gerçeğini görmenin zamanı gelmiştir.

Bazı yazılarda maksadı aşan ifadeler kullanılmış olabilir. Bu tür yazılardan dolayı yazarının münasip lisanla uyarılması ve yazarın da bu konuda telafi edici bir üslup kullanması arzu edilen temennimizdir.

Bu duygu ve düşüncelerle, yazarlarımızın hoşgörülü olmaları dileğiyle yazın hayatında olumlu, pozitif yönde ses getirici yazılar yazmalarını en içten duygularımla arzu ediyorum.

Daxer şütxınım sömızeş (güzeli yazmaktan bıkmayın).



3092 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

BİR MUSİBET BİN HASİHATTAN EVLADIR - 10/02/2023
STK’larımız büyük bir gayretle topladıkları yardım malzemelerini ihtiyaç sahiplerine ulaştırmakta güçlükle karşılaşmışlardır. Şahsi telefonlarla bilgilendirmeler de kısıtlı kalmıştır.
Temsil Kabiliyetini Yitirmiş, İşlevi Kalmamış İki Sivil Toplum Kuruluşumuz: D.Ç.B. ve KAFFED - 26/10/2022
Geçen 10 sene içinde iletişim, internet ve bilgisayar teknolojisinde yaşanan gelişmeler, artık bir ülkenin izin ve icazet vermesine gerek kalmayacak şekilde yeni imkanlar sunmaktadır.
ATA SÖZLERİNİN YORUMU - 26/01/2022
Atasözünün şimdiki tahrif edilmiş şekliyle söylenmesi mümkün değildir. Çünkü Çerkes’lerin müstakil devleti olmadığı için, sarayları, kralları, hatta iki katlı binaları bile yoktu.
KAFFED, ADIĞE DİLİNE VERDİĞİ ZARARDAN DOLAYI ADDER’DEN ÖZÜR DİLEMELİDİR - 01/08/2021
Tüm enerjimizi, kurumlarımızla ve hemşerilerimizle iş birliği içinde anadilimiz için kullanmak dileğiyle, son sözüm şudur. “ADDER, ÇERKES DİLİNİN YILMAZ VE EBEDİ KORUYUCUSUDUR”
UNUTMAYALIM, UNUTTURMAYALIM. - 27/12/2020
Onlar, her türlü kısıtlayıcı önlemlerin yapıldığı, yasakların konduğu zamanlarda fedakarca kültürümüzü bizlere ulaştırmaya çalıştılar. Bizlere ulaştırılan öz kültürümüzü hiç olmazsa onların anısına hürmeten koruyalım.
YARGI KARARININ ÖNEMİ - 15/11/2020
Ethem hakında kitap yazacağını ifade eden, tarafsız yazar Habraçü Murat‘ın bilhassa bu Düzce katliamını sarahate kavuşturmasını ve tarihin bir karanlık sayfasının daha aydınlatılmasını, kurbanların isimlerini tek tek tespit etmesini beklemekteyim.
TARİHİN KARANLIK BİR SAYFASINI AYDINLATAN KİTAP: GÖNEN-MANYAS ÇERKES SÜRGÜNÜ - 18/10/2020
Kendi soyunun liderlerini acımasızca yok eden, halkının sürülerek felaketine sebep olan Ethem’i kahraman ilan edenlerin Gönen-Manyas Çerkes Sürgünü kitabını okumalarını tavsiye ederim.
SAFLARI SIKLAŞTIRALIM MI? - 16/09/2020
Kanaatimce, bu ayrışmaların giderilmesi için bütün İslam ülkelerinin gerçek din bilginlerinden oluşturulacak bir kurul tarafından doğru İslamiyet esaslarının belirlenmesi yerinde olacaktır.
YENİ PARTİ KURMALAR VE BEKLENTİLER - 12/09/2020
Gösterilen bu bireysellik ve egoizim yapılmamış olmasaydı alınan 17 bin oyun kat kat fazlası alınır, Türkiye’nin siyasi arenasında yerini alır ve partiler içinde ittifak yapılması gerekli parti konumunda olurdu.
 Devamı
ÇOĞULCU TV
adigebze I-II
Nükte!

KISSADAN HİSSE

-Moğollar Buhara’yı kuşattıklarında, uzun süre şehri teslim alamadılar. Cengiz Han Buhara halkına bir haber gönderdi: Silahlarını bırakıp bize teslim olanlar güven içinde olacaklar, ama bize direnenlere asla eman vermeyeceğiz.

-Müslümanlar İki gurup oldu: Bir gurup; asla teslim olmayalım, ölürsek şehit, kalırsak Gazi olur, Şeref’imizle yaşarız dediler. Öbür gurup ise; kan dökülmesine sebep olmayalım, sulh iyidir, hem silah, hem de sayı olarak onlardan azız, gücümüz onlara yetmez, dediler ve teslim oldular.

-Cengiz Han, silah bırakanlara; teslim olmayanlara karşı bize yardımcı olun, galib geldiğimizde şehrin yönetimini size bırakalım dedi. Böylece İki müslüman gurup savaşmaya başladılar. Moğollar’ın da yardımı ile, teslim olanlar galib geldi. Savaştan sonra Cengiz Han teslim olanların silahlarının alınmasını ve kafalarının kesilmesini emretti. Sonra meşhur sözünü söyledi: “Eğer güvenilir olsalardı, bizim için kardeşleri ile savaşmazlardı. Kardeşlerine bunu yapanlar, yarın da bize yapar.”

 

Site İçi Arama

 

Google Site

 

Üyelik Girişi