• https://www.facebook.com/%C3%87erkes-Haklari-Inisiyatifi-1720870914808523/
  • https://twitter.com/CerkesHaklari
Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi1
Bugün Toplam155
Toplam Ziyaret988945
Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar32.429932.5599
Euro34.801134.9406
Semerkew
Erol Kılıç Kutelia
erolkutalia@hotmail.com
Türkiye Diasporasındaki Kuzey Kafkas Halklarının 2016 Yıl Sonu Bilançosu
22/12/2016

Türkiye ve Türkiye halkları gibi Türkiye diasporasında yaşayan Kuzey Kafkas halkları için de 2016 hiç iyi geçmedi.

Güne başlarken birbirimize ''GÜNAYDIN'' demek yerine hep “BAŞSAĞLIĞI” diledik.

Bunda Türkiye’nin izlediği dış politika yanlışlığı yanında Türkiye’nin büyüyüp gelişmesini istemeyen emperyal güçlerin de payı var.

Gerek yurtiçi çatışmalar gerek yurtdışı çatışmaları dikkate alıp, biz Kuzey Kafkas Halkları Çerkes ve Abhazlar bir takım insan hakları taleplerimizi, bir takım vatandaşlık hakları taleplerimizi ve çağdaş demokrasi hakları taleplerimizi dondurduk.

Evet, insan hakları, vatandaşlık hakları, çağdaş demokratik hakları taleplerimizi ülkemizin içinde bulunduğu bu kaos ortamını dikkate alarak dondurduk ama bunlardan vazgeçmiş değiliz.

İnsan haklarımızı, vatandaşlık haklarımızı, çağdaş demokratik haklarımızı istiyoruz ve istemeye devam edeceğiz.

Türkiye Cumhuriyeti, Bulgaristan, Yunanistan, Makedonya Kosova'da yaşayan Türk halkı için ne istiyorsa, biz de aynı hakları, asimile olmamak için, ulusal kimliğimizi yitirmemek için, kültürümüz için, anadillerimizin yaşayabilmesi için istiyoruz.

Biz, birilerinin dediği gibi Türkiye'ye gelmedik. 1864 yılında anavatanımız Kuzey Kafkas Coğrafyasından zorla sürgün edilip Osmanlı imparatorluğuna geldik.

Aynı Osmanlı 1555 yılında Kafkasya'ya geldi ve 300 yıl bu coğrafyada kaldı.

Anadolu topraklarına gelişimizde de Osmanlı Sultanı ile Rus Çarının karşılıklı anlaşması var.

Biz Türkiye Cumhuriyetinin en önemli kurucu unsuruyuz.

Bu topraklar için her devirde can verdik.

Osmanlı çok dilli, çok kültürlü, çok inançlı bir imparatorluktu ve yine birilerin dediği gibi Türk etnisitesine dayanan bir devlet değildi, hanedan bir devletiydi.

Osmanlı İmparatorluğu üzerinde kurulan, Osmanlı’nın mirasını kabul eden Türkiye bu durumu istese de istemese de kabul etmek zorundadır.

Anadolu topraklarında var olan her anadilin her kültürün yaşama hakkı vardır.

Halkımız için sosyal ve kültürel olarak kötü geçen 2016 yılının ardından, 2017 yılı için beklentilerimiz var. Bu beklentilerimizin hepsi insan haklarından, vatandaşlık haklarından, çağdaş demokrasi haklarından kaynaklanmaktadır.

- Seçmeli anadil eğitimi 10 kişilik barajla engellenmemelidir.

- Kuzey Kafkas Halklarının çifte vatandaşlık talepleri dikkate alınmalıdır.

- Seyahat hürriyeti en doğal insan haklarındandır. Abhaz halkının Türkiye’den Abhazya Cumhuriyeti’ne direkt seyahat etme hakkı engellenmemelidir.

- Çifte standartlar terk edilmelidir. Kosova adında bir halk ve Kosova diye geçmişte bir devlet yokken Türkiye Cumhuriyeti Kosova’nın bağımsızlığını tanımıştır. Kosova yapay bir devletken binlerce yıllık devlet geleneği olan Abhazların, Abhazya’nın doğal sınırları içinde kurduğu bağımsız devleti görmemek Abhazya’ya ambargo uygulamak objektiflikle bağdaşmaz.

- 1934 yılında yürürlüğe giren asimilasyon amaçlı  soyadı kanunu yeniden gözden geçirilmeli, çağımız demokrasilerine uygun şekilde yeniden düzenlenmelidir. Halkımız tarihi soyadlarını korkmadan ve kolayca alabilmelidir. Bu da mahkemelerde sürünerek değil, Nüfus Müdürlüklerine verilen bir dilekçe ile olabilmelidir.

Biz Ağrı dağı kadar Türkiyeliyiz.

Elbruz dağı kadar Kafkasyalıyız.

Dombay-Ülken dağı kadar Abhazyalıyız.

Ne Türkiye’den, ne Kafkasya’dan, ne Abhazya’dan vazgeçmeyiz, vazgeçemeyiz.

2016 yılına güle güle derken,

2017 yılına hoş geldin diyoruz.

Gelirken “sevgiyi, saygıyı, empatiyi, barışı, kardeşliği, dostluğu özledik, onları da getir” diyoruz.

 



1743 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

ABHAZYA’DA APARTMAN YASASINA ALTERNATİF DEVRE MÜLK YASASI OLABİLİR Mİ? - 09/08/2023
‘’Apartman Yasası’’ teklifine alternatif olarak Abhazya’da ‘’Devre Mülk’’ Yasası çıkartılabilirse, Abhazya’nın hassas olan demografik dengesine zarar vermeyeceği gibi, demografik yapısına süreç içinde olumlu katkısı olabilir.
3. ULUSLARASI ÇERKES KONFERANSI’NIN ARDINDAN… - 06/07/2022
Kafkas Dernekleri Federasyonu, Çerkes Dernekleri Federasyonu, Abhaz Dernekleri Federasyonu, Birleşik Kafkasya Dernekleri Federasyonu bir araya gelip, konu birliği, eylem birliği, takvim birliği için bir konfederasyon oluşturmalıdırlar.
SOSYAL MEDYA VE KUZEY KAFKAS HALKLARI - 16/01/2022
Sosyal medya günümüzde sadece bir iletişim aracı değil aynı zamanda bir sosyal baskı aracıdır. Bunun yanında kamuoyu oluşturma özelliği vardır.
GÖRDÜKLERİMİZ DUYDUKLARIMIZ YAŞADIKLARIMIZ - 15/12/2021
Bu ülkede zaman zaman milliyetçilik adı altında ırkçılık yapıldığını da gördük ve görüyoruz.
DÜĞÜNLERİMİZ SİLAH ATILAN POLİGON DEĞİLDİR! - 26/08/2021
Köy düğünlerinde silah atan magandalar artık kentlere de ulaşmış bulunmakta, hergün yeni bir yaralanma, ölüm haberi almaktayız.
AFGANİSTAN’DA ÖLEN ABHAZLAR VE MEGRELLER - 17/08/2021
Gürcistan çok dilli, çok kültürlü, çok inançlı bir ülke olmasına rağmen Kartvel kozunu sürekli oynayıp, homojen bir Gürcistan yaratma, diğer halkları pasifize etme peşinde.
DİASPORALARIN GÜCÜ - 01/05/2021
Abhazya'nın özgürlük ve bağımsızlık savaşında Türkiye diasporasında yaşayan 5 milyondan fazla Kuzey Kafkasyalı birlik ve beraberlik içinde hareket ettiler.
SUNİ DEVLET SINIRLARI SAVAŞ DAVETİYESİ DEĞİL Mİ? - 10/10/2020
Pergel ve cetvelle ülkelere suni sınırlar çizen emperyal devletlerin faşist yöneticileri, günümüz demokrasi ve insan hakları anlayışına göre savaş suçlusudur.
ABAZA KİMLİĞİ - ABAZALAR / ABHAZLAR: TEK MİLLET, ÜÇ DİYALEKT, İKİ AYRI ALFABE - 06/08/2020
Habze ve Apsuara’da kadınlar için söylenen bazı yaklaşımlar şöyledir. - Kadın evin kan damarıdır. - Evi ev, akrabayı akraba yapan kadındır. - Kadının olduğu yerde bıçak çekilmez
 Devamı
adigebze I-II
Nükte!

KISSADAN HİSSE

-Moğollar Buhara’yı kuşattıklarında, uzun süre şehri teslim alamadılar. Cengiz Han Buhara halkına bir haber gönderdi: Silahlarını bırakıp bize teslim olanlar güven içinde olacaklar, ama bize direnenlere asla eman vermeyeceğiz.

-Müslümanlar İki gurup oldu: Bir gurup; asla teslim olmayalım, ölürsek şehit, kalırsak Gazi olur, Şeref’imizle yaşarız dediler. Öbür gurup ise; kan dökülmesine sebep olmayalım, sulh iyidir, hem silah, hem de sayı olarak onlardan azız, gücümüz onlara yetmez, dediler ve teslim oldular.

-Cengiz Han, silah bırakanlara; teslim olmayanlara karşı bize yardımcı olun, galib geldiğimizde şehrin yönetimini size bırakalım dedi. Böylece İki müslüman gurup savaşmaya başladılar. Moğollar’ın da yardımı ile, teslim olanlar galib geldi. Savaştan sonra Cengiz Han teslim olanların silahlarının alınmasını ve kafalarının kesilmesini emretti. Sonra meşhur sözünü söyledi: “Eğer güvenilir olsalardı, bizim için kardeşleri ile savaşmazlardı. Kardeşlerine bunu yapanlar, yarın da bize yapar.”

 

Site İçi Arama

 

Google Site

 

Üyelik Girişi