• https://www.facebook.com/%C3%87erkes-Haklari-Inisiyatifi-1720870914808523/
  • https://twitter.com/CerkesHaklari
Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi1
Bugün Toplam121
Toplam Ziyaret977192
Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar32.222232.3513
Euro35.110935.2516
Semerkew
Erol Kılıç Kutelia
erolkutalia@hotmail.com
…Ve Artık Gerçek Gündemimize Dönme Zamanı
17/04/2017

16 Nisan 2017 anayasasının referandumu yapıldı.

Referandum sürecinde dondurduğumuz;

- İnsan haklarımızı

- Vatandaşlık haklarımızı

- Çağdaş demokrasi haklarımızı

Talep etme ve bu konuda hep beraber çalışma zamanımız geldi.

Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) 16 Nisan Anayasa Referandumu ile ilgili olarak yapılan kampanyalarda EVET-HAYIR eşitsizliğini raporunda dikkate aldı.

Yine aynı raporda, YSK'nun Kasım 2016 seçimlerine katılan 19 partinin referandum kampanyası yapmasına izin verilmediğini, Temmuz 2016 darbe girişiminden sonraki süreçte  1583 sivil toplum örgütünün tasfiye edildiğini, bir takım siyasi liderlerinin ve siyasi düşünce adamların cezaevlerinde tutulduğunu, binlerce kişinin de çeşitli bahanelerle yine cezaevlerinde tutuklu olduğunu belirtti.

Geçmişteki askeri darbelerin ardından yapılan anayasa referandumları gibi bu referandum da  ''OHAL'' kapsamında yapıldı.

İktidar, devletin tüm imkanlarını “EVET” lehine kullanmış olmasına rağmen referandumda her iki kişiden biri ‘’EVET’’, diğeri ‘’HAYIR’’ tercihini kullandı. Bütün bunlar Türkiye’de demokrasinin ne kadar zayıf olduğuna dair birer göstergedir.

Referandum sürecinde üretim, istihdam, inkisam ihmal edildiği gibi anadiller, kültürler, sanatsal ve toplumsal faaliyetler de ihmal edildi.

Anayasa çok şeydir ancak yeryüzünde anayasası olmadan idare edilecek halklar da vardır. Bu halklarda gelenekler kanun haline gelmiştir. Yazılı olmayan bu kanunların yaptırım gücü yazılı anayasalardan çok daha fazladır.

Bu halklara örnek olarak Çerkes/Abhazlar başta olmak üzere tüm Kuzey Kafkas Halklarını, Bask halkını, Kelt halkını, Ezidi halkını, Malakan halkını gösterebiliriz.

Bugün insan haklarına saygılı en demokratik anayasa monarşik bir rejimle idare edilen İsveç Anayası’dır.

İsveç Anayasasını Afganistan, Yemen, Irak, Somali ve Suriye’ye uygulamaya kalkarsak kan gölü olan bu ülkeler kan denizine dönüşür.

Anayasaların pratik görmesi için bunun eğitim, sosyolojik ve ekonomik yönü vardır.

Referandum sürecinde siyasi faaliyetler ekonomik faaliyetlerin üzerinde yer aldı. Esasen açık veren ülkemizin cari açıkları daha da arttı.

Ülkemizin iç borç ve dış borç stoku yüksek rakamlara ulaştı. Günlük gazetelerde boy boy sayfalarca icra ilanları yer almakta.

Üretmeden tüketmek uzun ömürlü olmaz. Tüketim ekonomisinden üretim ekonomisine geçmemiz lazım.

Bu referandum sürecinden, Anadolu’da var olma mücadelesi verip yaşamaya çalışan anadiller ve kültürler de bundan nasibini aldı.

Çerkes anadilinin ve kültürünün yaşaması için hayati öneme haiz TRT ÇERKES TV talebimizi artık tekrar gündeme getirmemizin zamanı geldi.

Bu ülkede yaşayan ve nüfusu beş milyonu aşan Çerkes/Abhaz halkı onlarca yıldan beri harcadığı elektrik üzerinden % 2 TRT payı ödüyor ve ödemeye devam ediyor.

TRT bir kuruş pay almadığı Balkan, Orta Asya ve Afrika çoğrafyasındaki anadiller için yayın yaparken bu ülkenin vatandaşı ve vergi mükellefi beş milyondan fazla Çerkes için Çerkesce yayın yapmaması hakkaniyet kuralına uygun olmadığı gibi çifte standarttır.

1934 tarihli soyadı kanunu ile büyük erozyona uğratılan tarihi Çerkes/Abhaz soyadlarımızı geriye almalıyız.

Aynı sülaleden gelip aynı dedenin torunları bugün onlarca birbirinden farklı Türkçe soyadı taşıyor.

Soyadlarıyla oynamak asimilasyon metodlarından bir tanesidir. Asimilasyon insanlık suçu ise işlenen bu insanlık suçu devam etmemelidir.

Tarihi soyadlarımızı tekrar geriye almak için mahkeme mahkeme sürünmemiz gerekir. Bu işlemler için Nüfus Müdürlüklerine vereceğimiz bir dilekçe ile bu insanlık ayıbından kurtulmalıyız.

Bitkilerin, hayvanların genleri ile oynanmasına nasıl ''Hayır'' diyorsak asimilasyona da ''Hayır'' demeliyiz.

Asimilasyon, halkların genleri ile oynamaktır ve insanlık suçudur. Anadolu diasporasında yaşayan her halk gibi Çerkes/Abhaz halkı da anadili, kültürü ve sanatıyla insan olarak, vatandaş olarak, Çerkes olarak yaşamak istiyor ve bunları istemeye de devam edecek.

Artık gerçek gündemimize dönme zamanı geldi.

Barış içinde, kardeşçe ve her halk gibi bizim de biz olarak yaşama zamanımız geldi.


1377 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

ABHAZYA’DA APARTMAN YASASINA ALTERNATİF DEVRE MÜLK YASASI OLABİLİR Mİ? - 09/08/2023
‘’Apartman Yasası’’ teklifine alternatif olarak Abhazya’da ‘’Devre Mülk’’ Yasası çıkartılabilirse, Abhazya’nın hassas olan demografik dengesine zarar vermeyeceği gibi, demografik yapısına süreç içinde olumlu katkısı olabilir.
3. ULUSLARASI ÇERKES KONFERANSI’NIN ARDINDAN… - 06/07/2022
Kafkas Dernekleri Federasyonu, Çerkes Dernekleri Federasyonu, Abhaz Dernekleri Federasyonu, Birleşik Kafkasya Dernekleri Federasyonu bir araya gelip, konu birliği, eylem birliği, takvim birliği için bir konfederasyon oluşturmalıdırlar.
SOSYAL MEDYA VE KUZEY KAFKAS HALKLARI - 16/01/2022
Sosyal medya günümüzde sadece bir iletişim aracı değil aynı zamanda bir sosyal baskı aracıdır. Bunun yanında kamuoyu oluşturma özelliği vardır.
GÖRDÜKLERİMİZ DUYDUKLARIMIZ YAŞADIKLARIMIZ - 15/12/2021
Bu ülkede zaman zaman milliyetçilik adı altında ırkçılık yapıldığını da gördük ve görüyoruz.
DÜĞÜNLERİMİZ SİLAH ATILAN POLİGON DEĞİLDİR! - 26/08/2021
Köy düğünlerinde silah atan magandalar artık kentlere de ulaşmış bulunmakta, hergün yeni bir yaralanma, ölüm haberi almaktayız.
AFGANİSTAN’DA ÖLEN ABHAZLAR VE MEGRELLER - 17/08/2021
Gürcistan çok dilli, çok kültürlü, çok inançlı bir ülke olmasına rağmen Kartvel kozunu sürekli oynayıp, homojen bir Gürcistan yaratma, diğer halkları pasifize etme peşinde.
DİASPORALARIN GÜCÜ - 01/05/2021
Abhazya'nın özgürlük ve bağımsızlık savaşında Türkiye diasporasında yaşayan 5 milyondan fazla Kuzey Kafkasyalı birlik ve beraberlik içinde hareket ettiler.
SUNİ DEVLET SINIRLARI SAVAŞ DAVETİYESİ DEĞİL Mİ? - 10/10/2020
Pergel ve cetvelle ülkelere suni sınırlar çizen emperyal devletlerin faşist yöneticileri, günümüz demokrasi ve insan hakları anlayışına göre savaş suçlusudur.
ABAZA KİMLİĞİ - ABAZALAR / ABHAZLAR: TEK MİLLET, ÜÇ DİYALEKT, İKİ AYRI ALFABE - 06/08/2020
Habze ve Apsuara’da kadınlar için söylenen bazı yaklaşımlar şöyledir. - Kadın evin kan damarıdır. - Evi ev, akrabayı akraba yapan kadındır. - Kadının olduğu yerde bıçak çekilmez
 Devamı
adigebze I-II
Nükte!

KISSADAN HİSSE

-Moğollar Buhara’yı kuşattıklarında, uzun süre şehri teslim alamadılar. Cengiz Han Buhara halkına bir haber gönderdi: Silahlarını bırakıp bize teslim olanlar güven içinde olacaklar, ama bize direnenlere asla eman vermeyeceğiz.

-Müslümanlar İki gurup oldu: Bir gurup; asla teslim olmayalım, ölürsek şehit, kalırsak Gazi olur, Şeref’imizle yaşarız dediler. Öbür gurup ise; kan dökülmesine sebep olmayalım, sulh iyidir, hem silah, hem de sayı olarak onlardan azız, gücümüz onlara yetmez, dediler ve teslim oldular.

-Cengiz Han, silah bırakanlara; teslim olmayanlara karşı bize yardımcı olun, galib geldiğimizde şehrin yönetimini size bırakalım dedi. Böylece İki müslüman gurup savaşmaya başladılar. Moğollar’ın da yardımı ile, teslim olanlar galib geldi. Savaştan sonra Cengiz Han teslim olanların silahlarının alınmasını ve kafalarının kesilmesini emretti. Sonra meşhur sözünü söyledi: “Eğer güvenilir olsalardı, bizim için kardeşleri ile savaşmazlardı. Kardeşlerine bunu yapanlar, yarın da bize yapar.”

 

Site İçi Arama

 

Google Site

 

Üyelik Girişi