• https://www.facebook.com/%C3%87erkes-Haklari-Inisiyatifi-1720870914808523/
  • https://twitter.com/CerkesHaklari
Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi20
Bugün Toplam134
Toplam Ziyaret1053830
Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar34.154834.2917
Euro37.097537.2462
Semerkew
Murat Özden
murathabracu@hotmail.com
SİLİNEN TARİH HAFIZAMIZ: 11 MAYIS 1918
11/05/2020

Devlet aklı olmayan halkların tarih aklı ve tarih hafızası oluşamıyor. Onların tarihi de onları yok edenlerin elinde oyuncak oluyor. Onları yok edenler, onların adına düşünüp bir alzheimer hastası haline getiriyor. Çünkü soykırımı gerçekleştirenler işledikleri suçun büyüklüğünün farkındadırlar. Ama alzheimer hastaları nasıl geçmişi hatırlamazlarsa, malesef Çerkesler de başlarına geleni hatırlamıyor.

Çerkeslerin acılı ayı olan mayıs ayındaki günlerimiz bile yeni yeni gündemimize girerken 11 Mayıs’ın unutturulması ve hatırlamamak için Çerkes Halkının gösterdiği aymazlık kahredicidir. 2 Mayıs Gönen Manyas Çerkes sürgününün Çerkes Halkının gündemine girebilmesi henüz iki-üç yıl olabilmiştir. 21 Mayısla ve Çerkes Bayrağıyla buluşabilmemiz şunun şurasında on yol civarındadır. Balkan Çerkes sürgünü konusunda da henüz toplumun tamamı bilgiden yoksundur. Onunla ilgili olarak da Rusların Berlin Anlaşmasına koydurdukları Çerkeslerin Balkanlar’dan sürülmesi maddesinin imzalandığı gün olan 1 Temmuz tarihinin de gündeme getirilmesinin mücadelesinin peşine düşeceğiz.

21 Mayıs’ın içinin boşaltılması sürecini de dikkatle takip edip,buna alet olanlara da şiddetle karşı çıkacağız. Soykırım diyemeyenleri teşhir edeceğiz. Kafkas-Rus savaşlarında ölenleri anma günü diyenlerin Rusya’nın megafonu olduklarını ve onların sesini çıkaramaz hale getirme iradesini göstereceğiz.

***

Silinen tarih hafızamızla ilgili en önemli örneği 11 Mayıs Kuzey Kafkasya Cumhuriyet’inin Çerkes ve Kuzey Kafkasya halklarında karşılık bulamamasının nedeni Rusya’nın istememesidir.

Bunun oluşunu kendi hayat yolculuğumdan yürüyerek sizlere anlatmak istiyorum. 1970 yılında Gönen’in Üçpınar köyünde lise birinci sınıfta çok kitap okuyan bir öğrenciydim. Rahmetli olan Öğretmen Fahrettin Abi “Sen okumayı çok seviyorsun, şunları da bir okurmusun?” diyerek “Kafkasya Kültürel Dergi”lerin birikmiş bütün sayılarını koydu önüme. Bu benim hayatımın dönüm noktası oldu. 15 yaşındaki bir gencin Çerkes kimlik bilincinin oluşmasının mayalanması olmuştu benim için rahmetli Fahrettin Abi’nin verdiği o dergiler.

Bugün gibi hatırlıyorum. Üç ayda bir yayınlanan “Kafkasya Kültürel Dergi”nin 1964 yılında çıkan ilk sayısı Mayıs-Haziran-Temmuz aylarını kapsıyordu. O ilk sayıdaki beni heyecanlandıran yazı 11 MAYIS Kuzey Kafkasya Cumhuriyetinin kuruluşu ile ilgili yazı olmuştu.

Bizim de bir devletimiz olmuştu diye gururlanmıştım.

Ancak daha sonraki dönemlerde “Kafkasya Kültürel Dergi’ 11 Mayıs’ı hatırlamamaya başladı.

Bizim dergicilik ve yayın hayatımızın önemli bölümünü dönüşçüler ve solcular gerçekleştirdi. Kamçı, Yamçı, Nartları Sesi, Marje, Kafdağı, Nart Dergisi ve Jineps Gazetesi hiç bir zaman 11 Mayıs’ı anmadı ve hatırlamadı. Çünkü dönüşçüler Rusya ile iyi geçinmek adına, Rusya ‘nın istemediği şeyleri duymama ve görmeme politikasını izlediği için böylesine tarihi bir günü görmezden geliyor.

Solcular da 11 Mayıs’ı karşı devrimci olarak kodladıkları için görmezden geliyorlar. Tam da Rusya’nın bize yutturmak istediği yok oluşun zehirli zokasını yutuyorlar. Oysa 11 Mayıs tüm Kuzey Kafkasya Halklarının büyük kurultaylar toplayarak oluşturdukları son derece gurur duyulacak devlet ilanının tarihidir.

ÇHİ ile yola çıktığımız Çerkes Halkının siyasallaşma mücadesnde, Çerkeslerin de içinde başat rol aldığı Kuzey Kafkasya Halklarının en önemli günlerinden biri olan 11 Mayıs’ı da nirengi noktası olarak aldık. Çerkes-Fed 11 Mayıs’ı Kuzey Kafkasya Halklarının Bağımsızlık günü ve bayramı olarak ilan etti.

Özgürlük ateşinin harlaması için mücadeleye yapılan katkılar elbet meyvesini verecektir.

Dikkat edin Rusya’nın manüple ettiği kuruluşlardan ve kişilerden 11 Mayıs’la ilgili bugün tek kelime duymayacaksınız. Onlar haksızlık karşısında susan dilsiz şeytanlar olarak susmaya ve görmezden ve bilmezden gelmeye devam edecekler.

Ama bilsinler ki halkların tarihsel dönüm noktalarını bilmeyenler ve görmeyenler asla önderlik edemezler ve önderlik edenlerin peşine takılmak zorunda kalırlar.

Rusya’nın korkularını biliyoruz. Üç yılda Japon Denizi’ne kadar Asya’yı fethetmişlerdi. Ama bir avuç Çerkes yüz yıl onlara kan kusturmuştu.

Rusya’nın devlet aklı unutmuyor. Ama Çerkes Halkı olarak biz de 11 Mayıs’ta gerçekleştirdiğimiz bağımsızlık idealini hayata geçirecek irade ve güce sahibiz. Biz de unutmuyoruz.

Rusya’nın tarih hafızamızı silmesine asla müsaade etmeyeceğiz!

Yaşasın Bağımsızlık!

Yaşasın 11 Mayıs!



1567 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

ETHEM’İN, GÖNEN BALCI KÖYÜ’NDEN ARAP MAHMUT’A MEKTUBU. - 19/08/2024
Çerkes Diaspora tarihinde Balıkesir’in Gönen ve Manyas Çerkeslerine uygulanmış asimilasyon, inkar ve imha politikaları anlaşılmadan Türkiye Çerkesleri’nin neden bu kadar yoğun bir biçimde yok olduklarını anlamak mümkün değildir.
SÜRGÜNDEKİ ETHEM’İN HATIRATI DOLAYISIYLA TÜRK ORDUSUNA YAZDIĞI BİLDİRİ - 27/07/2024
Bizlere kitaplarda Kurtuluş Savaşı, ya da İstiklal Harbi diye öğretilen şey aslında bir iç savaştır. Bu savaşta Fransızlar, İtalyanlar ve Yunanlılar, verilen iç savaşın yanında bir ayrıntıdan ibarettir.
ETHEM’İN BOLŞEVİKLİĞİNE DAİR NOTLAR-3 - 01/07/2024
Çerkeslerin “Met Çunatuko İzzet” (Bilgin İzzet) dediği Yusuf İzzet Paşa, rafları kitap dolu bir odada Ethem beyi kabul etti. Solgun, halsiz görünüyordu. Heyecanlıydı, kalkarak Ethem beyi karşıladı, —“Memleketi bir felaketten daha kurtardın" dedi.
ETHEM’İN BOLŞEVİKLİĞİNE DAİR NOTLAR – 2 - 14/06/2024
Ticaret basımevini satın alarak kurduğu Yeni Dünya gazetesini başyazarlıkla birlikte Arif Oruç beyin buyruğuna vermişti. Yeni Dünya, sırtını Ethem beyin askeri gücüne, ününe dayayarak komünizmi savunuyordu.
ETHEM’İN BOLŞEVİKLİĞİNE DAİR NOTLAR - 03/06/2024
Ethem Bey’in iyi bir eğitimi olmadığı için onu eleştirenler, onun üstün meziyetlerinin farkında değildirler.
KIZILORDU KOROSU’NA GEÇİT YOK! - 25/04/2024
Her şeye rağmen bu konserlerin yapılmasında ısrar edilirse, Kızılordu Korosu'nu her şekilde protesto edeceğimizi ve pişman edeceğimizi de bilin!
ETHEM, CELAL BAYAR’A YAZDIĞI MEKTUPTA KÜRTLER İÇİN ÖZERKLİK, ÇERKESLER İÇİN AZINLIK HAKKI İSTEDİ. - 20/04/2024
Ethem meselesi bir çelişkiler yumağıdır. Ondan bir hain çıkarmaya çalışan güruh, onlarca kitap yazmasına rağmen henüz bunu başaramamıştır. Ondan bir kahraman çıkarmaya çalışanların eli de T.C. yasaları ve saldırıları nedeniyle bağlıdır.
ŞARK-I KARİB, ÇERKES TEAVÜN ÇEKİŞMESİNE BİR BELGE DAHA - 13/04/2024
Çok net şekilde Şark-i Karibcilerin bunak paşalar diye suçladığı Çerkes Teavün Cemiyeti’nin, istisnalar hariç, Çerkeslik için hiç bir gelecek tasavvurunun olmadığını görüyoruz.
ŞARK-I KARİB, ÇERKES TEAVÜN ÇEKİŞMESİ - 07/04/2024
Osmanlı döneminde Çerkesler iki önemli Cemiyet oluşturdular. Bunlardan birincisi 1908 yılında Çerkes Osmanlı paşaları tarafından kurulmuş olan “Çerkes İttihad ve Teavün Cemiyeti”dir. İkincisi 1921'de“Şark-ı Karib Çerkesleri Temini Hukuk Cemiyeti"dir.
 Devamı
adigebze I-II
Nükte!

KISSADAN HİSSE

-Moğollar Buhara’yı kuşattıklarında, uzun süre şehri teslim alamadılar. Cengiz Han Buhara halkına bir haber gönderdi: Silahlarını bırakıp bize teslim olanlar güven içinde olacaklar, ama bize direnenlere asla eman vermeyeceğiz.

-Müslümanlar İki gurup oldu: Bir gurup; asla teslim olmayalım, ölürsek şehit, kalırsak Gazi olur, Şeref’imizle yaşarız dediler. Öbür gurup ise; kan dökülmesine sebep olmayalım, sulh iyidir, hem silah, hem de sayı olarak onlardan azız, gücümüz onlara yetmez, dediler ve teslim oldular.

-Cengiz Han, silah bırakanlara; teslim olmayanlara karşı bize yardımcı olun, galib geldiğimizde şehrin yönetimini size bırakalım dedi. Böylece İki müslüman gurup savaşmaya başladılar. Moğollar’ın da yardımı ile, teslim olanlar galib geldi. Savaştan sonra Cengiz Han teslim olanların silahlarının alınmasını ve kafalarının kesilmesini emretti. Sonra meşhur sözünü söyledi: “Eğer güvenilir olsalardı, bizim için kardeşleri ile savaşmazlardı. Kardeşlerine bunu yapanlar, yarın da bize yapar.”

 

Site İçi Arama

 

Google Site

 

Üyelik Girişi