• https://www.facebook.com/%C3%87erkes-Haklari-Inisiyatifi-1720870914808523/
  • https://twitter.com/CerkesHaklari
Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi1
Bugün Toplam102
Toplam Ziyaret929519
Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar27.244927.3541
Euro28.765228.8804
Semerkew
Murat Özden
murathabracu@hotmail.com
Birinci Yılında ÇHİ
04/03/2012

ÇHİ 3 Şubat 2011 tarihinde kuruldu.

Kuruluşundan çok kısa süre sonra da peşpeşe iki miting gerçekleştirdi. Çerkes halkının nezdinde çağrıları ciddiye alınan, desteklenen, en fazla tartışılan, konuşulan ve taşlanan oluşum haline geldi. Çerkes toplumunun dinamizm kazanmasında, yakınmadan tavır almaya ve tepki verir hale dönüşmesinde önemli bir kilometre taşı oldu.

Bu süreci anlayabilmemiz için geçmişten geleceğe bir projeksiyon tutmamız gerekiyor.

***
Rusya Çerkesleri anavatanlarından sürüp kökünü kazırken, ne istediğini biliyordu. Niyeti Karadeniz'i rahatlıkla kullanabileceği bir Rus gölü haline getirmekti.
Osmanlı ise Hıristiyan tebaasının yaşadığı Avrupa ve Balkan coğrafyasında sürekli kan kaybediyordu. Yeni müslüman nüfusa ihtiyacı vardı. Bu boşluğu Çerkeslerle doldurdu. Çerkes soykırım ve sürgününden dönemin iki büyük gücü Osmanlı ve Rusya kârlı çıktı.
Çerkesler'in Osmanlı'nın iskan politikalarına müdahil olacak ne öngörüleri, ne de güçleri vardı. Osmanlı Çerkesleri üçyüz haneden fazlası bir arada olmamak kaydıyla son derece dağınık ve sorunlu bölgelere yerleştirdi. Yugoslavya'dan Irak'a kadar uzanan bir hatta Çerkeslerin birbirleriyle dayanışması mümkün
değildi. Daha önceki dönemlerde Osmanlı'ya gelip askeri ve mülki erkan içinde etkin olmuş olanların Çerkeslerin iskan politikalarında hiçbir etkisi olmamıştır.

***
Osmanlı dönemindeki Çerkes Örgütlülüğü 15 yıl sürmüştür. 1908 yılında kurulan Çerkes İttihad ve Teavün Cemiyeti daha çok anavatan ağırlıklı olarak çalışmıştır. Çerkesce eğitim ve okul kurma çalışmaları Çerkes Kadınları Teavün Cemiyeti tarafından yürütülmüştür. Çerkes Teavün Cemiyeti'nin o günkü tespitleri ve yaptıkları çok önemlidir. Ancak yeni yönetimin cemiyeti  kapatması karşısında en ufak bir tepki göstermemesi ve yeni döneme ilişkin hiçbir öngörü ve örgütlenme biçimi önermemesi düşündürücüdür.

***
1921 yılında Çerkesler adına ilk siyasi talep Şark-i Karib Çerkesleri Temini Hukuk Cemiyeti tarafından dile getirilmiştir. Bu cemiyetin kurucuları 150'liklere dahil edilmiş, şubeleri olan 17 Çerkes Klübünün kurucuları idam edilmiştir. Çerkesler bu süreci hiç konuşmamaktadırlar. Çerkes Ethem'den sonra yeni bir ihanet suçlaması korkusuyla bu dönemi yok farz ederler. Toplum korkularını yendiği zaman bu dönem de sağlıklı bir biçimde tartışılacaktır.

***
1923 -1950 dönemi Türkiye'deki farklılıklar için tam bir cehennemdir. Farklı kesimler için her türlü baskı, yıldırma ve yok etme acımasızca uygulanmıştır.
1952'de kurulan İstanbul Kafkas Kültür Derneği'nin kuruluşunun üzerinden 60 yıl geçmiştir. Bu süreçte derneklerimiz Çerkesler adına tek bir siyasi talep dile getirememişlerdir. Siyasi talep dile getirmek isteyenler de ustaca saf dışı
bırakılmışlardır.

***
Bu süreçte Kafkas Kültür Derneklerinin yerine getirdiği işlev çok değerlidir. Ancak yetersizdir. Şayet yeterli olsaydı bu günkü durumda olmazdık. Kocaeli'nde Çerkes Çalıştayı esnasında programın panelistlerinden öğretim görevlisi sayın Selçuk Bağlar'ın anlattığı anekdot aklımda çakılı kaldı. "Üç yıl önce TRT için Uzunyayla'da yapacağımız bir çekim için Çerkesce konuşacak çocuk bulamadık."

İşte Çerkes halkının ve dilinin geldiği nokta bu.

***
Bu süreç bugüne kadar uygulanan geleneksel yöntemlerle aşılamaz. Devletten sağlanacak pozitif ayrımcılıklar, kaynaklar ve itibar ile Çerkes dilinin Türkiye toprakları üzerinde yeniden bir zenginlik olarak yaşatılması mümkündür.
Bunun için önce devlet üniversitelerinde Çerkesceyi okutacak öğretmenler yetiştirilecektir. Anaokulundan başlamak üzere ilkokulda ve lisede devam edecek eğitim ile ülkenin zenginliği olan diller yeniden ihya edilecektir.
ÇHİ bu süreçte üzerine düşeni ne pahasına olursa olsun yerine getirecektir!
ÇHİ bu süreçte oluşmuş ezberleri bozacak ve yeni hedefler koyacaktır.
Bu yeni süreci okuyamamakta ısrar edenler ya tasfiye olacak, ya da dönüşeceklerdir.

***
Çerkes Halkı ÇHİ'nin çalışmalarına maddi ve manevi destek vererek her koşulda yanında olmuş ve olmaya da devam edecektir.
Üzerinden henüz bir yıl geçmiş olan toplumsal-politik hareket ÇHİ verdiği net mesajlarla bugün Türkiye kamuoyu gündeminde ve Çerkes kamuoyunda en fazla tartışılan ve taşlanan harekettir.
Çünkü ÇHİ net söylemleri ve aktiviteleri ile Çerkes halkına öncülük etmeye ve yol açmaya devam ediyor.



4353 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

ETHEM MESELESİNE ÇERKESLER NASIL BAKMALIDIR? - 12/09/2023
Türk Tarih tezinin temel taşı olan Nutuk’ta Ethem Bey’le ilgili bu ifadeler durduğu sürece Ethem Beyin hainliğinin ortadan kalkması mümkün değildir.
“RUSYA’NIN DOSTLARI DÜŞMANIMIZ, DÜŞMANLARI DOSTUMUZDUR” - 23/07/2023
Kim ki Rusya’nın dostudur, bilin ki Çerkes Halkının düşmanıdır. Bunun Çerkes, Türk, Abhaz, Oset, Çeçen olması fark etmez.
WAGNER, RUSYA’YA AYNA TUTTU - 27/06/2023
Ancak görülen manzara, yirmi beş bin kişilik bir askeri gücün Rusya’yı teslim alma kapasitesinin olduğunu ortaya çıkarmıştır.
ÇERKESLER DEMOKRASİDEN YANA OLMAYA MECBURDUR! - 23/04/2023
Türkiye’de iç dinamizmle hiç bir şey gerçekleşmemektedir. Her gelişme dışarıdan empoze edilerek gelişmektedir. Türkiye’de de demokrasi yolunda bir gelişme olabilmesi için Avrupa Birliği dışında bir yol görülmemektedir.
ÇERKESLER, NEDEN KİMLİK BİLİNCİNE SAHİP VEKİL ÇIKARAMAZ? - 15/04/2023
Kayseri’de Çerkesleri kaale almayan siyasi partilere verilmiş bir ültimatomdur Mutlu Akkaya’nın adaylığı. Ben de Kayseri’de yaşıyor olsaydım oyumu tabii ki Mutlu Akkaya’ya verirdim.
MEHMET ASLANTUĞ’DAN ÇERKESLER’E VEKİL OLUR MU? - 31/03/2023
Hayır, Aslantuğ’un Çerkeslerin talepleri ile ilgili bir problemi olsaydı yaşadığı şehir olan İstanbul’daki Çerkes kurumlarından birinin olsun kapısını çalardı bugüne kadar.
NUTUK ÜZERİNDEN TARİH OKUMASI, ETHEM VE NAZIM - 24/01/2023
Dünya’nın hiçbir ülkesinde bir askerin yazdığı savaş anıları, o ülke tarihinin temelini oluşturmaz. Neredeyse bütün tarihçiler Mustafa Kemal’in Nutuk’undan yola çıkarak Çerkes Ethem’i hain ilan etme yarışına girerler.
TÜRKİYE’NİN BİRİNCİ YÜZYILI SONA ERERKEN ÇERKESLER - 24/12/2022
Çerkeslerin savunması gereken çizginin, Demokrasi ve İnsan Hakları savunucuları ile bir arada hak mücadelesi vermeyi öğrenmek gerektiğine inanıyoruz.
AYNI GÜN İKİ MANYAS’LI ÇERKES VEFAT ETTİ - 22/11/2022
Çerkes Halkı kendisine zerre kadar yararı olmamış Çerkes Ünlüler yerine, milletine hizmet etmiş gerçek emekçi kahramanlarıyla övünmeyi de bir gün öğrenecektir elbet.
 Devamı
adigebze I-II
Nükte!

KISSADAN HİSSE

-Moğollar Buhara’yı kuşattıklarında, uzun süre şehri teslim alamadılar. Cengiz Han Buhara halkına bir haber gönderdi: Silahlarını bırakıp bize teslim olanlar güven içinde olacaklar, ama bize direnenlere asla eman vermeyeceğiz.

-Müslümanlar İki gurup oldu: Bir gurup; asla teslim olmayalım, ölürsek şehit, kalırsak Gazi olur, Şeref’imizle yaşarız dediler. Öbür gurup ise; kan dökülmesine sebep olmayalım, sulh iyidir, hem silah, hem de sayı olarak onlardan azız, gücümüz onlara yetmez, dediler ve teslim oldular.

-Cengiz Han, silah bırakanlara; teslim olmayanlara karşı bize yardımcı olun, galib geldiğimizde şehrin yönetimini size bırakalım dedi. Böylece İki müslüman gurup savaşmaya başladılar. Moğollar’ın da yardımı ile, teslim olanlar galib geldi. Savaştan sonra Cengiz Han teslim olanların silahlarının alınmasını ve kafalarının kesilmesini emretti. Sonra meşhur sözünü söyledi: “Eğer güvenilir olsalardı, bizim için kardeşleri ile savaşmazlardı. Kardeşlerine bunu yapanlar, yarın da bize yapar.”

 

Site İçi Arama

 

Google Site

 

Üyelik Girişi