• https://www.facebook.com/%C3%87erkes-Haklari-Inisiyatifi-1720870914808523/
  • https://twitter.com/CerkesHaklari
Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi1
Bugün Toplam318
Toplam Ziyaret903625
Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar19.937220.0171
Euro21.410121.4959
Semerkew
Murat Özden
murathabracu@hotmail.com
Katiline Katil Diyemeyenler, Adalet Arayamaz!
23/06/2015

Çerkes Halkı küllerinden yeniden doğuyor.

Etkisinde bulunduğu narkozlanma halinden çıkıyor.

Korkularını yeniyor.

Ve tüm dünyaya haykırarak taleplerini duyuruyor.

Çünkü artık siyasallaşıyor.

Siyaseti öğreniyor.

Siyaset ve siyasallaşma meselesi tüm toplumlarda olduğu gibi, Çerkeslerde de sancılı bir biçimde gelişecek. Çerkeslerin de bugüne kadar formatlanmış oldukları yapıları kırma konusunda sıkıntılarının olması son derece doğaldır. Ancak tüm şartlanmalar aşılacak ve Çerkes Halkı kendi bağımsız Çerkes Siyasetinin etrafında kenetlenmeyi başaracaktır.

Tabii ki Çerkes Halkını sert tartışmalar ve çatışmalar bekliyor. Çünkü kendi iç hesaplaşmasını tamamlayamamış halkların ulusal kurtuluş mücadalelerinde başarıya ulaşmaları mümkün değildir.

Çerkes Halkı yapısı gereği başka halklar tarafından sürekli kullanılmış ve savaştırılmıştır. Bugün Çerkes Halkının ulusal uyanışını bastırma konusunda en organize olmuş devlet Rusyadır. Büyük maddi imkanlar sağlayarak yandaş ve işbirlikçiler temin edebilmektedirler.

İşte bu işbirlikçilerin en rahatsız oldukları söylem "Katil Rusya Çerkesya’dan defol" sloganıdır.

Gerçekten anlamakta zorlanıyorum. Çerkes Halkının ve bölgede bulunan birçok halkın katili ve soykırımcısı Rusya'ya katil denmesinden neden rahatsızlık duyarlar bu kendine Çerkes diyebilenler?

Çerkes Halkı eğer Rusya'nın saldırısına uğramayıp vatanında yaşıyor olsaydı, bugün bağımsız yirmi milyonluk bir devlet olarak Birleşmiş Milletlerin onurlu bir üyesi olurdu.

Ağızlarında geveliyorlar. "Görüşme yürüttüğümüz, ya da ileride görüşme yürüteceğimiz bir devlete katil dersek nasıl aynı masaya oturacağız?"

Mücadele etmeyenler, sesini yükseltmeyenler görüşme masasına oturmak şöyle dursun, kaale bile alınmazlar. Nitekim zaten alınmıyorlar da.

Bugüne kadar Rusya tarafından muhatap alınıp ne görüşmüşler, Çerkes Halkının hangi meselesine çözüm bulmuşlar, varsa anlatsınlar da biz de öğrenelim. Çünkü dünyanın hiçbir yerinde işbirlikçiler ciddiye alınmaz.

Mücadele edenler ve sesini yükseltenler muhatap alınır. Nitekim öyle de oldu. 2012 yılında 21 eylemlerini yeni başlatmıştık. "Katil Rusya Çerkesya'dan defol" sloganları eşliğinde Rusya Konsolosluğunun kapısına dayanıyorduk. Rusya'nın İstanbul Başkonsolosu Erkhov haber göndererek ÇHİ ile görüşmek istemişti.

Bir değerlendirme yapan ÇHİ yürütme kurulu, görüşme yapmayı olumlu bulmuştu. Ancak Rusya konsoluğunda yapılacak bir görüşmede sıkıntı olabileceği endişesiyle, görüşmenin ancak ÇHİ'nin belirleyeceği bir mekanda yapılabileceği iletildi.

İlettiğimiz talep ciddiye alındı ve Rusya'nın İstanbul Başkonsolosu Erkhov Tepebaşı Pera Palas Oteli’nde bizim misafimiz oldu. Bir Rus yetkiliye belki de ilk defa diplomatik bir dille ve en kararlı şekilde Çerkeslerin talepleri iletilmiş ve Rusya’nın soykırımcı ve katil olduğu söylenmiştir.

Konsolos Erkhov da diplomatik bir dille bizi tehdit etmiş ve Türkiye'yi ziyaret edecek olan Putin'i protesto etmememiz konusunda uyarıda bulunmuştu. Erkhov'un tehdidi bize sökmemiş, "Soykırımcı Putin Çerkeslere Hesap ver" sloganları eşliğinde Beşiktaş Başbakanlık ofisinin önünde protestomuzu yapmış ve gözaltına alınmıştık.

Bir tek cana bile kıyanlara katil diyorlar.

Bir halkı katledenler ise bin kere, milyon kere katildirler.

Suçluya suçunun söylenmesini engellemeye çalışanlarsa, sadece işbirlikçilerdir.

Onlar suçlunun tarafındadırlar.

Asla Çerkes Halkı adına muhataplıkları söz konusu değildir.

Dost da, düşman da iyi bilsinki, "Katil Rusya Çerkesya'dan defol" sloganları ile bütün dünyayı inleterek, Rusya'nın suçunu bütün aleme duyurmaya devam edeceğiz.

Nasıl Rusya'nın İstanbul Başkonsolosu Erkhov'a net bir şekilde soykırımcı olduklarını ifade etmişsek, bir gün Putin'e veya haleflerinin yüzüne de yaptıklarının ne olduğunu net bir şekilde ifade edeceğiz.



1595 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

ÇERKESLER DEMOKRASİDEN YANA OLMAYA MECBURDUR! - 23/04/2023
Türkiye’de iç dinamizmle hiç bir şey gerçekleşmemektedir. Her gelişme dışarıdan empoze edilerek gelişmektedir. Türkiye’de de demokrasi yolunda bir gelişme olabilmesi için Avrupa Birliği dışında bir yol görülmemektedir.
ÇERKESLER, NEDEN KİMLİK BİLİNCİNE SAHİP VEKİL ÇIKARAMAZ? - 15/04/2023
Kayseri’de Çerkesleri kaale almayan siyasi partilere verilmiş bir ültimatomdur Mutlu Akkaya’nın adaylığı. Ben de Kayseri’de yaşıyor olsaydım oyumu tabii ki Mutlu Akkaya’ya verirdim.
MEHMET ASLANTUĞ’DAN ÇERKESLER’E VEKİL OLUR MU? - 31/03/2023
Hayır, Aslantuğ’un Çerkeslerin talepleri ile ilgili bir problemi olsaydı yaşadığı şehir olan İstanbul’daki Çerkes kurumlarından birinin olsun kapısını çalardı bugüne kadar.
NUTUK ÜZERİNDEN TARİH OKUMASI, ETHEM VE NAZIM - 24/01/2023
Dünya’nın hiçbir ülkesinde bir askerin yazdığı savaş anıları, o ülke tarihinin temelini oluşturmaz. Neredeyse bütün tarihçiler Mustafa Kemal’in Nutuk’undan yola çıkarak Çerkes Ethem’i hain ilan etme yarışına girerler.
TÜRKİYE’NİN BİRİNCİ YÜZYILI SONA ERERKEN ÇERKESLER - 24/12/2022
Çerkeslerin savunması gereken çizginin, Demokrasi ve İnsan Hakları savunucuları ile bir arada hak mücadelesi vermeyi öğrenmek gerektiğine inanıyoruz.
AYNI GÜN İKİ MANYAS’LI ÇERKES VEFAT ETTİ - 22/11/2022
Çerkes Halkı kendisine zerre kadar yararı olmamış Çerkes Ünlüler yerine, milletine hizmet etmiş gerçek emekçi kahramanlarıyla övünmeyi de bir gün öğrenecektir elbet.
DÇB VE RUSYA’NIN PAYANDALARI ÖZÜR DİLEYECEK Mİ? - 22/06/2022
Gelin en kısa zamanda Çerkes Halkından özür dileyin. Bu güne kadar yapmış olduğunuz iyi şeyleri de heba etmiş olmayın.
21 MAYIS’TAN KALAN DEĞERLİ MİRAS… - 25/05/2022
Çerkes Soykırımı ve sürgününün 158. yılı Çerkeslerin hem ideolojik, hem de fiili birlikteliği konusunda önemli adımların atıldığı tarihi bir yıl olarak anılmayı hak edecektir.
ETHEM MESELESİNDE M. KEMAL Mİ YOKSA İNÖNÜ MÜ SUÇLUDUR? - 07/05/2022
İşte bu haksızlığı gidermek istiyorsak, iftira, yalan ve başkalarının emeğinin üzerine çökme anlayışına göre inşa edilmiş Kemalist Tarih anlayışını ideolojik olarak mahkum edebilmenin koşullarını oluşturmalıyız.
 Devamı
ÇOĞULCU TV
adigebze I-II
Nükte!

KISSADAN HİSSE

-Moğollar Buhara’yı kuşattıklarında, uzun süre şehri teslim alamadılar. Cengiz Han Buhara halkına bir haber gönderdi: Silahlarını bırakıp bize teslim olanlar güven içinde olacaklar, ama bize direnenlere asla eman vermeyeceğiz.

-Müslümanlar İki gurup oldu: Bir gurup; asla teslim olmayalım, ölürsek şehit, kalırsak Gazi olur, Şeref’imizle yaşarız dediler. Öbür gurup ise; kan dökülmesine sebep olmayalım, sulh iyidir, hem silah, hem de sayı olarak onlardan azız, gücümüz onlara yetmez, dediler ve teslim oldular.

-Cengiz Han, silah bırakanlara; teslim olmayanlara karşı bize yardımcı olun, galib geldiğimizde şehrin yönetimini size bırakalım dedi. Böylece İki müslüman gurup savaşmaya başladılar. Moğollar’ın da yardımı ile, teslim olanlar galib geldi. Savaştan sonra Cengiz Han teslim olanların silahlarının alınmasını ve kafalarının kesilmesini emretti. Sonra meşhur sözünü söyledi: “Eğer güvenilir olsalardı, bizim için kardeşleri ile savaşmazlardı. Kardeşlerine bunu yapanlar, yarın da bize yapar.”

 

Site İçi Arama

 

Google Site

 

Üyelik Girişi